şizofren infak
.düşlerini uzat bana
kendimi kıracağım.. boynuna sapanını asmış kuşlara dalan çocuk bir romanda sevişmeden önce, seç bir yıldız al koynuna nasılsa kaydıracağım.. kuraklığa uzanıyor sancılı yağmur bir pişmanlıktan başla susmaya yutkunarak okşa karanlığı, bir kuş demine seker, mahcup bir gece turuncuya döner.. kendi naaşının gassalı olan yüzünü yıkarken ağlamamalı unutmamalı kendi hikayesini terkeden rüzgarı.. mırıldan ve sus; nisyan, ıssız bir yerde çiçekleyip büyütürmüş aşkı! böyle böyle boynumuz taşa kesmiş çocuk, artık iç güveysi bir sızıdır serçe sesleri karanlığa... bütün isimlerimi döktüm geldim kapına hadi be benimle bir rüya avlasana! sabahtan tanış bir heyecandır karanfil kokusu ve göz değince susturabilir mısra keskinliği, dur çocuk, geçiyor önümüzden buz tutmuş mektuplardan firari eski bir fotoğraf yahut sayfalara sinmiş gül yaprağının kurusu.. silkelendikçe ağıyor gece bense çocuk siyah bir bebek gibi ağlamak istiyorum grinin riyakarlığına ve ellerine.. şimdi çocuk tam şimdi, yakıp mektupları tekrar tekrar bir esmer açlığı ellerinle karalasana.. |
grinin riyakarlığına ve ellerine..
şimdi çocuk tam şimdi, yakıp mektupları tekrar tekrar
bir esmer açlığı ellerinle karalasana..
bir kıtaya terkedilmiş bebekler geldi gözümün önüne...
ellerinize sağlık...