Mirabiliyor musun mira başka bir yeminle saklanmak isterdim melek yüreğine yaşam kavgasına hürriyet özlemimi de eklemek isterdim meselâ yılan ve yalanın iğrençliğine kabarsa da içim bu aralar tek tesellim belleyerek sımsıkı sarılırdım saçının siyahına zaman herşeyin ilâcı diyorlar da ne büyük yanılgıymış insanların dilinde seni unutturacak hiç bir güç yokmuş mira her gece rüyalarımdan yine o çocuk yüzünle geçiyorsun sanki herşey gerçeğe dem vuruyor bakıyorsun ben karadeniz kadar hırçın ve kasvetli sen marmara gibi masmavi duvağınla öylece canevime döküyorsun kararsızlığını ben yine de sana kucak açmış umut kapılarında büyütüyorum yalnızlığımı sen olmadan hiç bir güzel güne hazırlamadım kendimi varolduğun kadar çok olmadığın kadar da yoktum her vedâda sana yeniden meftun düşerek her gidişe yeniden sana uzanan kollarım yol oldu sen bana yetişemediğin kadar ben de sana geç kalsam da şüküre açılan dudaklarıma ilk senin adını sürüyorum bu cılız saltanatımda gönül ortağımsın halâ en masum dileklerimle seni bekliyorum ah mira anlatamam sana kaç kadehin kenarına iz bıraktım seni kaç türkünün bozlağına yakıştırdım ve kaç şiiri örttüm üstüne dillenen sensin hep yeminlerimde dinlenen de artırarak ebcet hesaplarına yatırıyorum seni gülistan yüzüne dokunmadan ölmeyeceğim gibi mira çatal yüreğimin gül’ü gülşeni Faruk Civelek |