YolculukSon Renk körü gözler Gecenin çöktüğünden bihaber Üzerindeki siyah gecelik örtmüş hayallerini kadının Altında saklanacak bir kuytu bulamamış gerçekler Kumrular saçak altlarına gizlenmiş Gecenin matemine eşlik ediyorlar Ki; bu gece Süngü düşüren kadına Onun adına ağlamakta bütün zamanlar... Gidişat Bu kez kırmızı güller aşk adına açmadı, Masum bir çiğ tanesi düşmedi gülün bahtına, Diken kederde, Güller gözyaşı ile yıkandı. Sona Yolculuk Bir kenara savrulmuş duvak Teslimiyetten uzak. Hoyrat eller dağlarken bedenini Düne bıraktı kadın hayallerini. Çeyiz sandığının içinde Oyalı bir mendilde Sakladı sevdiğini. Geceliği siyahtı... Beline dolanan kırmızı kurdelenin hakkını Bir kan damlası ile ödedi. Hayatın ondan alacağı vardı... Tek bir yıldızı yoktu gecenin Kıymeti yoktu kadının Yüreği yoktu Eti vardı Bedeni vardı. Neyi varsa onu verdi Adam aldığınla yetindi Kumrular sustu... Sonun Başlangıcı Oysa yüreciği vardı Ne işe yarıyorsa! Arka sokakta bir sevdiği... Sevgi dediğin kaç para! Çeyiz sandığında Sevdiğine işlediği oyalı mendil Hayalinde beyaz bir duvak... Yıldızlı bir gecede Aşkın dudaklarında eriyip Beyaz geceliğinden sıyırıp bakire bedenini Ruhunu teslim etmek vardı... Netice Olmadı ... 2. 07. 2009 |
Offf!
Ne gerçek bir şiir...
Ne acı ve ne utanç verici aslında...
Ne kadar duyarlı senin yüreğin, ne kadar?
Sevgimle, her daim ! :)