İnşâsı Alçısız Ruhumdöndüm sırtımı yüzüne sonsuza dek bensiz uyuyabilirsin döşeğinde oysa ! kırık kanatlarıma alçı yara _bere içinde kalmış tutkunluğuma mazhar oluyordun yüzüme değdikçe nefesin cennet geliyordu ayaklarıma b ü y ü y o r d u m yağmurun eteğine doğup ıslanmamak gibi bişeydin sen ! zamanın tiktakları duruyor inşâ edilmemiş bir huzurun sesli sessizliği tırmalıyordu kulakları kat üstüne kat atan umudun iskelesinde başlar tâdilat hazırlığı kırığa döküğe yapılan sıva misali , gövdeme siper olandın sen ! kirli bakışların siyah ağları örüyor hayalleri bense kokunu yastık yapıp , saçlarını okuyanım sayfa sayfa arada yorgunluğuma sıcak bir çay açlığıma yavan bir lokmaydın t a d ı m l ı ğ ı m lütfun kapılarına yönelmekti seni yaşamak y/arım kaldı muhabbetlerin dilinde beslenir acemi yârenlik tansiyonu düşmüş bir nabız gibi duruluyorum kara/denizin dinmez kıyılarında güverteme dolup dolup t/aşan ,tatlı suyun iyotlu geçmişini eşeliyorum küreklerimde nûrû_cemâli k o y v e r i y o r u m ... s/onsuz bir gecenin asma köprüsünden geçerken ayaklarım her adımı mavinin nemli toprağına değer nîdanın s/olmaz nefsine tutunur sükût sahte bir dünyanın Türkçe çevirisi olmalı güneşin ıslak dudaklarından düşen yanık tebessümün gerçeği g ü l e m i y o r u m her akşam günışığını masama yatırıp 16/05/2011 |
yalnızlığın rutubetli bedenini giyiniyorum
ve tek kişilik bir oyunu yine yalnız oynuyorum
ıssız ve karanlık genin koynuna sığınıyorum.
Tebrikler adaşım.
sevgimle...