Fecir Gülleridenize yasladım kendimi yine keskin iyot kokularının dibinde yanlızlığım sessiz dalgalarla düette terkedilmiş sandalların çürüyen yaralarından fışkırıyorum keman sesi gibi nağme nağme tenhasında cebelleşiyorum bu şehrin her gece zaten ve bir kadın elini gezdiriyor boşluğuna yalnızlığımın ikizimi çalıyor içimden hayalımde bembeyaz gemiler doldurup boşaltıyorum bitimsiz aydınlıklara limandır omuzlarım sanki yarı canlı yakamozlar oynaşırken sırlı korkularımla kainat benimle beraber yanıyor kızıl tanyerinde kaçıyorum dolu dizgin kanıyorum kaynıyorum içten içe fecir çiçeklerinin renginde sandalların kuytusunda ezanlar geçiyor üstümden ben paramparça şiirler atıyorum denize bir zamanlar ecelsiz bir müjde bildiğim başımda ki belâya umutsuzluğun köklerinden söktüğüm sözlerle denizin mavisinde sonumu arıyorum yeter artık yetti artık diyerek an geliyor iplere çekiyorum tümcelerimi dudaklarımı dönülmez yeminlerle kilitleyerek denize yaslarım kendimi böyle ikide bir tüm şehir beni sarhoş biliyor oysa ben açaçak günün kaygısında sularda soğutuyorum öfkemi çıplak ayaklarımda sıvrilen on yola bakarak şahadet parmağımla bastırıyorum içimde ki durmayan depremi Faruk Civelek |
Ya yırtılır defterin
Ya da izleri kalır cümlelerin![C. SÜREYA]
Kıymetli Şair
"Hiçbir zaman anlayamazsın: Giden sevse gitmeyi ister miydi, Peki ya kalan sevse; gitmesine izin verir miydi!"Ne çiçekler kanar isimsiz vuslatın öksüzlüğünde çok güzeldi her kelimesi sesi sözü emeği teşekkür ediyorum saygımla tebriklerimle..