İSTANBUL
İstanbul’un ufkundan, yükselen minareler,
Yeryüzünden Sema’ya, çağlayan şelâleler. Seyrederken mehtabın denizdeki raksını, Engine çeker beni, o gizemli haleler. Yedi tepe fetih’i, fetih’te Fatiha’yı, Eyüp Sultan; Ahmet’ten, estirir rayihayı, O muhteşem Çamlıca, Siperi şahikayı, Sevgiliyi simgeler, Emirgan’da laleler. Boğaz memnun yerinden, iki yakinden coşar, Üç kıta bir noktada, sanki burada yaşar. Anadoluhisarı, Rumeli’de eşi var, İslam’ın ve Türklüğün simgesidir, kaleler. Ne zaman yolum düşse, mazi orada eser, Ruhaniler dirilir, önümü tarih keser. Bu gönül sofrasında, aç kalsa da tüm beşer Ruhumu aç bırakmaz, manevi nevaleler, Mustafa YARALI |
Yeryüzünden Sema’ya, çağlayan şelâleler.
Seyrederken mehtabın denizdeki raksını,
Engine çeker beni, o gizemli haleler.
Yedi tepe fetih’i, fetih’te Fatiha’yı,
Eyüp Sultan; Ahmet’ten, estirir rayihayı,
O muhteşem Çamlıca, Siperi şahikayı,
Sevgiliyi simgeler, Emirgan’da laleler.
Boğaz memnun yerinden, iki yakinden coşar,
Üç kıta bir noktada, sanki burada yaşar.
Anadoluhisarı, Rumeli’de eşi var,
İslam’ın ve Türklüğün simgesidir, kaleler.
Ne zaman yolum düşse, her yandan tarih eser,
Ruhaniler dirilir, önümü tarih keser.
Bu gönül sofrasında, aç kalsa da tüm beşer
Ruhumu aç bırakmaz, manevi nevaleler.
Üstadım çok güzel bir İstanbul şiiri okuttunuz. Yüeğinize sağlık. Tebrikler.selam ve saygılarımla.