1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1257
Okunma
Beş Taş Oynarken Çocuklar
-orda ’faili meçhul’ on yedi bin insan
iş elbisesiyle yatardı-
-orda ‘yat’ düdüğünün sesi bastırır
‘uyan’ düdüğünün sesini-
bir bayram sonrası tutuldu yollar
tek kalemde tek satır buyrukla
‘gelecek onlara emanet’ti işte
gözyaşları damlarken ranzaya
orda polis, orda savcı, orda hakim
aynı suçu kazıdılar çocukların yüzüne
orda on iki yaşa on üç kurşundan sonra
büyüsün de zindanda büyüsün
okul zindanda, ders zindanda
öğrensin de öğrensin çocuk
orda betona bağlıdır taş
ağaçlar, çiçekler dışarıdadır
kalkmak düdükledir orda uyumak düdükle
rüyalar kesilir dilim dilim
günde bir saat düşer voltaya
karavana yüklü tren taştan tiz çıkarır sesini
dışarıda çamur kurumuş diyorlar
toz kalkıyormuş kara kollardan
kızlı erkekli / içerde üç bin çocuk yatar
çoğu soğuk yemiş esmer derili
koca kafesten taşan küçük elleri
ve üç bin ana yüreği orda
taşa bağlanan baba emeği
erir dört duvar ardında
duvarın da taşları var çocuklar
kalenin taşlarından daha küçük
(Toprak Tutsun Külümü)
Ercan Cengiz
5.0
100% (2)