Kuğuş
iki, iki gibi
dört köşe her yanımız. biri hemen hayatlarımızdan öpmeli bizi. biri hemen polis çağırmalı. ağzım sonuna kadar açılıyor haraminin bir sözüyle. ağzımdaki delik büyüyor. yerdeki bu kanı kim temizleyecek şimdi? sevgilim, gözlerinde bir kuğu ölüyor. sorgu odasında, bir tek adını biliyorum dedim onlara. halka açık bir yatak odasında tanıştığımızdan, sırtındaki incir ağacı dövmenden bahsetmedim. berbat bir şiir okuyor polis bana. berbat bir şiir insana her şeyi söyletiyor. çocukluğumun kurbağalarına iniyorum. belli etme kimseye sevgilim, gözlerinde bir kuğu ölüyor. renk renk polenler bırakıyorsun ardından. sinemanın en arka koltuğunda oturmuş en önde oturan yüzümle sevişiyorsun. figüranlar vurulmuş bir gül uzatıyor bize. sepetinde sigaralarla küçük bir kız ergenliğimize az içilmiş uzun samsun satıyor. tüm paketlerde sana dün gece yazdığım şiirler var. bu gün slogan var tüm barlar kapalı. sevgilim, bu gece sevişmeyelim. gözlerinde bir kuğu ölüyor. üç beş serseriyim seninle ilgili. bir sorguda adını ağzımdan kaçırdım, hâlâ herkes seni arıyor. evcil mağaramdan başka nereye saklayabilirim ki seni? böyle havalarda dudakların ilkel bir tuzak, yüreğimi kaptırıyorum. gözlerin bir yarış atı, bir laf, bir oyuncak. ailece, yani bütün ellerimle altında kalıyorum. bu gün herkesin muayyen günü. kan çekilsin şövalyeleriyle! ben, burada.. her şeyin içinde kalıyorum. kutsal kitaplardan bölümler okuyorum aş için. ben ateşi böyle buldum: dudaklarına yıldırım sürerek, dilinin altına dua üfleyerek buldum. evin altını üstüne getiren polis, göğsüme gömdüğüm günlüklerimizi bulduğunda, nasıl da ağlayarak sığınmıştık müşterisi en az olan esnafa: Hayata! günlüklerimiz soft bir porno A.Ş için. kepenklerini indirebilirsin artık bu şehrin; polis beni götürüyor bileklerimde iki lokma tuz. müşterin kalmadı. ben seni böyle sevince herkes uyuyor. yazabileceğim ne şiir kaldı, ne kalem kaldı ne de ellerim var şimdi. sevgilim, beni unutma. gözlerinde bir kuğu ölüyor. |
hem kirliydi sular
nerden bakıyorsan o yöne akıyor hayatlar
sen öldürüyorsun sevgilinin içindekini
kendi içindekileri de
sirenler çalıyor boşluğa
sen koşturuyorsun elindeki incir ağacıyla
...