bendeniz
Cümle sözünüzden geçtim. gittim. dönmedim ardıma, bakmadım yalana amma bir kuru dal misâli savrulmaktasınız kıyılarımda. dinmeyecek bu fırtına, anladım. kanadım, kırılmadım. bu sancıyı daha önce de yaşamıştım. denize düşeceksiniz yine. denizin yangın bağrına. gömeceğim sizi saçlarımın bahtına. ve saçlarım uzayacak asırların kör karanlık kucağında.
haber uçurmuşsunuz dağlardan al koyakların hoyrat başından ölüme gidiyormuş tüm yollar öyle demişsiniz sözünüzü almadan devrânın yasını tutmam daha dün öldünüz diriltmez Mevlâ âhh nasıl da masumsunuz düşerken yar’lardan yalana hiçbir mevsim dağlamadım yüreğimi. ve hiçbir mevsim açmadı taflanlar sabırla. sükûtu sürecektim dudaklarınıza. dudaklarınızın âmin bilmez diyârına, Allah yazacaktım usulca. inkâr da süzülüyor işte bileklerinizden. sızım sızım kalıyorsunuz gölgelerin nefesinde. hiçlenmişsiniz, içlenmişsiniz amma dur bilmez durak bilmez nefretiniz sanrı odalarda. bir mektup daha yazmalıyım denizin güzel çocukluğuna güneşin gülleriyle oynaşan kedersiz bulutlarına sonra yatırıp ellerimi kumun suskun vatanına ölmeliyiz beraberce toprağın koynunda katlini ihbâr eden bir kuştur bendeniz. suskunluğuna aldanmayın kanatlarımın. biliniz artık adımın yamacında oynaşan kaç cân daha var. biliniz, bin öldüm bin dirildim. yakanızdan düşmeyecek iki elim. iki cihân derdinde sürüklenin. amma dönmeyin bir daha yurduma. ettiğinizi koymam yanınıza. Mevlâm böyle yazsın kaderi alnınıza. D.H.T |
Şair ve şiire saygılarımla...