ANKARA/2 (HAYAL ŞEHİR)
‘Ve sen Ankara(m), düşlerimde uyuyan şehir’
Düşümden tut Ankara, haydi düşlerimden tut Hayalinde gezinen aynanın yüzü olur Yorgunum hasretinden beni dizinde uyut Göğsünde mahfuzlanan aşka gökyüzü olur Hayaline sığındım, bir damla umut için Hasretin gecesinde, ağladım için için Ay hilal kaşlarını çatıyorken ansızın, Gözyaşım yıldızların isyanında müntehir, Ankara gök kubbemde süslenmiş mercan şehir… Göğüne dolan deniz, sükûnetinde durur Girerim denizine, dalarım sonsuzluğa Beni göğünden esen bir fırtına savurur Umudumu meltemle salarım sonsuzluğa Azatlığında sesler, dokunuyor bir hiçe Bir mezar gibi sustum, yalvardım içten içe Bağrıma sessiz çığlık yatıyorken ansızın, Gecenin koyuluğu feryadıma müzahir, Ankara, serabıma dokunan cihan şehir… Bir masalsın Ankara, hayaller kurdum senle Kavuşma dönencesi kendi içinde garip Düşü gözbebeğinden öperek vurdum senle Bıraktığın her buse benim gibi muzdarip Kalem masal kentinin gülşen yanını yazar, Çoğaldım düşlerinde, çoğaldım azar azar Güneş dağlar ardından batıyorken ansızın, Acı dolan ruhumun nidasındadır temhir, Ankara, feryadımla yıkılan viran şehir… Kilit vurulmuş gönlüm bakışınla açılır Ankara gözlerinden var mı daha güzeli? Güller, yanaklarımdan akışınla açılır Gözlerinde buldum ben gözlerinde ezeli Düşle gerçek arası çözülmez bir kördüğüm Dolandım gözlerine, dolandım düğüm düğüm Gece karanlığını atıyorken ansızın, Tekrar yüreğime yaz, ne varsa sana dair, Ankara, aşk içinde aşka asuman şehir… Konuş sen ey Ankara(m), son sıram, uzak aram Seslerin gökyüzüme saçılan bir hayaldir Sensiz bir kelam etmek benim dilime haram Masalın mutluluğa açılan bir hayaldir Uzak diyarlarının, gülüşünde kaybolup Gözlerinden boşaldım, gönlüne dolup dolup İklimim zemheriyi tadıyorken ansızın, Üzerime boşalır, göğünde duran bahir, Ankara düş içinde düş gibi umman şehir… Müntehir : intihar eden Müzahir : destek Temhir : mühürlenme Bahir : deniz... |