4
Yorum
1
Beğeni
4,5
Puan
1534
Okunma

Bir hayale dalarak geziyorum âlemi,
Bu evrenden ötede, bir başkası var gibi.
Sonsuzluğun tarifi, tatmin etmiyor beni
Düştüm ben bir girdaba, kurtulması zor gibi.
Oturup geceleri gökyüzüne bakarım,
Bulut olur yağarım, şimşek olur çakarım.
Derinlere dalınca korkar geri çıkarım
Bilinmezi bilmemem her biri bir sır gibi.
Girdim Saman Yolu’na götürüyor uzağa.
Önce Yedi Kardeşe, sonra “Demir Kazığa”
Korku sardı içimi, düşer miyim tuzağa?
Şems’i gördüm karşımda, parlıyordu nur gibi.
Çok derine dalıp da, girer miyim günaha?
Elimdeki Kitabı inceledim bir daha.
Akıl ermez, sınırsız, ulaşılmaz bir saha
Dikiliyor karşıma aşılmaz bir sur gibi.
Ecel teri dökmekte, titremekte her yanım,
Bu zerreyi kürede, bitmeyecek hüsranım.
Aklım almaz ve lakin olamaz ki isyanım
Sarsılıyor tüm evren bir incecik zar gibi.
Kâinatın ötesi, sonsuzluğa kapıdır,
Yapan yapmış bir kere ne de sağlam yapıdır,
İnanmamak düzene, onulmaz bir tapıdır.
Yıldız döner, ay döner, bir ahenkli Tur gibi.
TDK: tapı: tapınılacak şey.
5.0
50% (1)
4.0
50% (1)