KİME, NE, NASIL GELİR?
En içli haykırış bülbülden gelir;
Ya güle yaklaşır, ya gülden gelir. Hangi niyaz var ki kabul görmesin, Tılsımlı bir dille, gönülden gelir? Hacı Bayram dergah ve sofra kurmuş, Beti, bereketi Bismil’den gelir. Tava Ankara’nın; içi, Ayaş’tan, Bala’dan, Çubuk’tan, Güdül’den... gelir. Ey güzel, başımı döndüren halet, Gamzenle oynaşan kahkülden gelir! . Seyhun kıyısında çınlayan tekbir; İtil’den, Tuna’dan...ve Nil’den gelir! ... Atomun giziyle uğraşsın bilim, Rahmet gökten yere nüzülden gelir. Evrendeki bütün madde ve varlık, Işık gibi dar bir nozülden gelir... Cümle içindeki mana kayması, Önemsiz sayılan virgülden gelir. Hazreti Ali, yok, Zülfikarı da... Ne yaman kişneme Düldül’den gelir! .. Genç Osman’ı baştan ve taçtan eden Devşirme kahpeler piç dölden gelir. Abdülaziz Han’a sırnaşan cür’et, Kanıma dokunur, hep zülden gelir! Bu yurda her bela içinden çıkar, Dışardakiler de mebzulden gelir... Gamsız kişilere hayat düsturu, ’İster eğlen, ister üzül! ’den gelir. Oburun fikrince, boğazdan değil, Ağırlık fazlası, baskülden gelir. Kıvılcımsız ocak... üfle, yeter ki Odlar tutuşturan kor, külden gelir. Aradığın her şey, kendinde, inan; Yücelik, ne gölden, ne elden gelir! O Rab, ki güzeldir, güzeli sever; Kula her bir bela güzelden gelir! .. Bizi tutsak kılan bu yüce dava, Ebede uzanır, ezelden gelir... |
ne güzel yakıştı güne
tebrikler