SENİ YAŞAMAK
Sevda;
Yokluğunda seni yaşamaktır. Sen yokken seninle olmak Sarılmak sana sımsıkı, sıcaklığını hissetmek Öpmek,koklamak. Sensizken seni yaşamaktır Sevda. Gecenin bir yarısı, Bulutlar arasında kalmış Ay ışığının Aydınlatmaya çalıştığı karanlık sokaklarda Yaşlı ve de yalnız bir adam; Aniden, arka arkaya çakan şimşek Ardından insanı ürperten şiddetli Gök gürültüsü Giderek artan müthiş bir yağmur Yaşlı adam dönmüyor geriye Maksadı kuytu bir yer bulup oraya sığınabilmek. Derken,zor zahmet bulabildiği, Büyük bir ağacın kovuğuna sığınıyor. Sigarasını yakmak için çakıyor çakmağını Birde ne görsün! kendisini yağmurdan koruyan O ağaç namı değer muhteşem ardıç ağacı. Hani şu şiirlere konu olan. İşte o ağacın kovuğun da İçip,içip seni düşünmek, Seni özlemek, Senin adını sabahlara kadar sayıklamaktır Sevda. Seninle yatıp,seninle kalkmak, Seninle yiyip,seninle içmek San ki gerçekten sen gibi. Ve nihayet; Senin yokluğunu o ağaç kovuğunda hisetmektir. ÖLMEK!... Adil Muzaffer |
Sonsuz saygılar sunarım