ÖmrümŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Aşkın bir adı ve anlamı yok aslında,tek başına..O bir heyecan fırtınası İnsanın tüm metabolizmasını allak bullak eden bir hastalık..en azından benim için böyle..e dolayısı ile hastalıklarda her bedende değişik belirtiler göstererek seyreder..kiminin bağışıklık sistemi güçlüdür hafif atlatır kimi ise şiddetli bir şekilde sarsılır. Bazen tedavi işe yarasa da çoğu zaman tedaviye yanıt vermez bu hastalık. Grip aşısı gibi bazen aşk aşısı da yaparız, önlem olsun diye. Ama dediğim gibi her insana ayrı nuksettiği için..bazen aşı işe yaramıyor ya çok geç kalınmış oluyor ya da aşı tutuyor hastalıktan yırtıyoruz :)
(Aşk bir sokak değil ki adres sorularak, aranarak bulunsun..Aşk yaşanarak öğrenilir ve her aşk kendini doğurur, büyütür, öldürür..)
Bir çıkmaz sokağın Dik yokuşundayım Yorgunum Gideceğim bir yön yok Durmak içinde uygun bir yer değil Devam etmeliyim Ya geriye dönüp aşağı yuvarlanacağım Ya da yolun sonunu bulacağım Hava bulutlu Yağmur yağacak gibi Uzun zamandır güneşi görmüyorum Ellerimde ağır poşetler Öylece yolun başında bekliyorum Kaderimle başbaşa bırak beni Bırak.. Benim için üzülme Ne ilk ağlayışım bu Ne de son acı çekişim olacak İnan ki.. İçimde ki bu sızı bir gün dinecek Kuruyacak gözyaşlarım Ve yaralarım kabuk bağlayacak Sen bana aldırma Aldırma..kimsesizliğime Çaresizliğime.. Ağladığıma bakma Koş! Sarıl kendi yalnızlığına Benim yalnızlığımda Benimle yanma Acıyarak bakma bana ne olur Kaçırma gözlerini gözlerimden İşte karşında bir gerçek duruyor Sende kendini buluyor En büyük suçum sevmek oldu Cezam ise yalnızlık Hayattaki en büyük ödülüm Bir çift yeşil gözdü Derinliğine acılarımı gömdüğüm Kaybettim hep sevdiklerimi Tutamadım aşkın ellerini Kaderimi yazan Ne güzel yazmış Değil mi? Oy! Beni bana bırakmayanım Ömrümün yokuşlarında Yalnızlığıma arkadaş olanım Tut ellerimi.. Zindanlara mahküm etme beni Tut çıkar aydınlıklara Birlikte meydan okuyalım Geç kaldığımız yarınlara. Dil-ruba 05 Kasım 2010 Cuma |