Koca bir dünya! Süresini bilemediğim bir ömür vardı elimde Ve hiç bir şey sığmıyordu içine
İçine taze sonbahar katılmış bir gün Yüzünü güneşe vermişken Hayatı topladım fazlalıkları ayırdım Doğruların yarın yalan olmadığı, hiç bir zararın erişemeyeceği Bir dünyaya hazırlık
Bir kadın ruhunu Dehliz gibi kuytu bir köşede gönlümce kurguladım Şekilleri, imgesi, elif gibi cesur bir iyimserlik Arş-ı alaya çıkmış yedi kat Hangi çılgın bana zincir vuracak Usul usul iç içe bir yelpaze biçimi helezonlar havalandı Bir toz kasırgası gezintiye çıktı O büyük Rab ki, vadediyor güzeli, doğruyu, iyiyi Ezelden beridir
Bu tanrısal rol dağılımı
Kış başında bahar geceleri yaşanıyorken Ay ışığı gecenin yüzünde Hilal zarafetinle Dolanmış ağaçların boynuna Sararan yaprakların dudaklarında Mahmur beste ile huzur geziniyordu Notalarıyla bir zerafetin örneği idi Esen rüzgâr doğayı hoş bir melodiyle hışırdatıyor Yaprakları topluyor Bir başka bahara hazırlıktı
Hiçbir cüret bir mutluluğun ruhunda ondan izinsiz dolaşamaz
Ilık rüzgârların başka hayatların fevkindeki kudretten Alıp getirdiği bir fon müziği Tabiatın repertuarı uysal sese eşlik eden Bir füsunla Göğüsteki vasistası açar
Tabiat şaheserin yalazını insan hayatını koyuyor ortaya Tanrının yüce silahı olan ölüme Tek rakip olarak Hayatın yüzü Ölümü değiştirmeye yetmedi gücü Tanrının yarattığı o zayıf o nahif kullar ölüme muhtaçtırlar Vazgeçebilmeyi hiç düşünmediğimiz Hayat zaafları İnsan kendi ihtiraslarının patronu ama hayat esiri
Artık genç de deyilim ki Her gün uzaktan bir müjde taşır rüzgâr mısralar söyleyerek bana
Hava latif mehtap ondört Gönül sonsuz ufka yol aldı sonsuzluğun kalbinde yaşatmak istedi sevgiyi Rüzgârım başucunda duyunca nefesimi saçların çözülmüş bir demetti Zevkin bu zarif rüzgârında Yıldızların gözü altında tertemiz şeyleri bağladım kuyruğuna Bir uçurtma uçurdum göğün yüzüne Çıtaları gitar telinden Kaidesi dirliklerin denge merkezi Mehtap atmosferinde başlayan sevgiye özgü heceler Duyguların taklitlerini telkin etse de asıllarını aratmayacak Vurmayın uçurtmayı
Aşikâr bu makberimde dahi rahatsız eder beni
Tez beri mızrak menziline ulaştı Gece damlaları bir sakin masumlukla akıyor Vurulmasaydı çıta uçlarından Yumuşak nefti bulutları ufuk çizgisini geçecekti Tabiatın sunduğu görkemi bozan tek canlı türüyüz Öyle kale gibi sözlere güvenim yok zaten Lügatlarda en lüzumsuz sözcük
Yüzünden örtünü kaldırıver azıcık O bir seraptı! Tanrının çocuklarını sevgi emziriyordu, vuruldu! Çocuklar üşüyor Niye böyle üşüdüğünü Tanrı biliyor
Teselli kabul etmeyen yoğun bir acı kendini mübah gösteriyordu
Umutların kaybolduğunda çaresizliklerin en insafsızıdır Lütfen def eylemeyin tenden Heder olmuş değerleri naziri yok zamanda Bütün mabetler içinde Güneşten ilk ışık alan yerinde adak yerine hayatımı yatırırdım Ey giz gönlümün her cümlesi aşkla okunacak bir kitap Canımı feda edesiye kadar oku beni Olmasa yoldaşım gönül alçağından Bari elemli halimi bir parçacık anlar Kötü değil bir gönül al değerse eğer inancına Saçmalama cesareti, seninde var mı? Birleşmek iken çaremiz Bölünme endişesi
İnsan kendi tenhalığında soğuk bir zalimin bıçağı gibi yırtıyor zamanı Kalpler terk edilmiş bir dağ köyü gibi zifiri karanlık İnsan kalbine ne hükmeder? Sevgiyi gösterdiler Duyuramadım sesimi Çekilmişti sevginin pimi sürmelendi kapısı meğer Ne bileyim Özünlü öfke bilinçaltında bir dehşet Ya aldattı beni umudum, ya kapattım umudu insan yüzü görmesin diye Nerede saklanmıştı öfkeler? Utanılacak bir şey Gönüllere bindirilmiş öfkeler
Yok mu Rabbim öfkenin bir güzel şekli, derim
Bu akşam rüyamda serabı gördüm bir damla yaşı düşmüştü yere Sanki baldıranşerbeti Bilmiyorum tanrı kime kızıp kimden öfkesini almak istiyor Emin misin? Hayır Mevhum bir düşünce Dedim bilmiyorum anlaşılmaz bir ifşa Uzun bir çizgide ömür çetin bir dolambaç misali
O kadar da zor değil Görebilseydin eğer Bakın evrene! Geceyle gündüzün yer değiştirmesi Kanaat edecek terakkiler göstermiş Eflatuniye döndüğü dört mevsimi resmeden O tahammülün sesinden tanır Parlak bir ışık huzmesi kederin üstüne düştü Kristal tozların pırıltısı o sükûnete yayıldı O anda ne müjde bir kahkahaya benziyordu Ne de hıçkırık bir gözyaşına
Sus artık sesim! Sükûnet şefkatliydi Güçlü bir güç silkeledi beni sanırım Tanrının eliydi Tasviri mümkün mü? Beni yeniden hayata hazırladı Sabrımla inşa ettiğim hazzın lezzetine ulaştım Hayatın yüzüne baktım Tuhaf kendinle dövüşen anlaşılması zor bir sihiri var İnsan ne ile yasar? Geçmişin anıları, geleceğin soruları Helezonlar halinde çoğalan notalarıyla
Biliyor muydun? Mikâil şaşkınlıkla tanıklık eder İrkilir hangi yastan söz edeyim
Koştu durdu insanlar Ahengi, aşkı, ihtirası yitiren hayatta İnsan zekâsı seyyah olup süzerek batan kızıl günü Geçti ateş içinden yanmak sizin Bir nefes dinlenmeden zulmetti misafirperverliğine Ne olur ey tabiat yüzüne baktır! Her ilmek Tanrının zanaatkârlığı Zümre edebiyatının dili çözülse Tanrıya kimi gösterecek Sizi dedi elbet
Tanrı bir gün yavaşla eğilip aşağıya baksa Gülümserdi Şöyle bitirirdi! Kızgın bir anımda yaratmadım sizi Hayatın yüzüne bakın! Neydi suçu? Hayat sordu sarı çiçeğe? Bir şey söylemeden sorulmayan soruya cevap vermişti Ahengi bozuk hayattan insanlar Allahtan korkmaz insandan utanmaz insanların Peygamberi utanır! Ağzına sağlık s-a-r-ı ç-i-ç-e-k
KAYIP YALDIZ
Yılgılardan mahşerleşmişler Ne varsa işitilen Desin ki Bir ermişe benzeyen günahlar Katedralin ayazma duvarına yüzünü sürse sonra ah! der
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hayatı Topladım Fazlalıkları Ayırdım şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hayatı Topladım Fazlalıkları Ayırdım şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
felsefe bir tarftan kelimelerle önümüze düşerken fizik ötesi tılsımlar zihnimizi zorluyor.insanlığın bilinmezliği ve acımasızlığı ve dahi umarsızlığı iç içe ustaca işlenmiş.harikaydı gerçekten.böyle bir şiiri yazmak her yiğidin harcı değil.saygılarımı iletebilirim ancak.teşekkürler böyle harika bir şiirle bizi buluşturduğunuz için...
Sonuna kadar okudum şiirinizi..Ve son satırlarınız tamamen nokta olmuş gerçekten..Hata o kadar anlamlı olmuş ki üç nokta yaratmışsınız sanki.. İnanın o kadar saçma sapan şeyler döküpte şair ismini alan insanlar var ki,kelimeleri boşa kullanan..Asıl böylelerine şiir,böylelerine şair denmeli.. Okuyunca yazınızı kendileriminkinin hiç hoş olmadıgını sezdim birden..Çok başarılıydı..Kelimelerle dans etmiş sanki zaman.. Harika..Düşüncelerinize sağlık tebrik ederim..