SÜHEYLANe aşkın heves karı, ne düşkün sanma Leyla’ya ; Bir tan vaktiydi vuruldum, içimde ki Süheyla’ya... Kır çiçekleri dermişim, boynu bükülü dervişim , Kendi hayalimden imal, bir özge yari sevmişim... Gönlümce olmaz sevgili, sevgisizlikten matemim ! Beni aşık yaratmıştı, Tanrı’ya olmaz sitemim. Çen düşer, çiçekler açar, anlarım ben kışı, yazı ; Adem ve Havva’dan kalma, ezberim de aşk avazı... Bir merhemsiz dert benimki, bulamadım ben kolayı , Güneş bir güldü, kurudu, saçından astılar ay’ı. Gün düşerken yamaçlara, şeytanım olur bir peri , Ta doğduğum günden beri, koştururum gölgeleri... Şükür eksik olmaz bir dem, kapımızdan gelip giden ; Kimi çatlatır neşeden, kimi ca, eder köşeden... Benden başka kimse duymaz, bitmeyen ayak sesini , Yarattığım bir hayalin taşıyamam gölgesini. Sen nereden bileceksin, bir sevda dört yan uçurum, Boyun devirip bir yana, sorma ne idi kusurum. Önce ölüler sayılır, sonra bir divan kurulur , Denizim de dalgalarım, kendi dalgasını vurur! N’olur anla bulamadım, kendime kendimden yakın , Havale edilip sonra, dürülür bütün evrakım! Dağlarıma çöker her gün, soğuk ve karanlık bir sis ; İçim de bir güzel uyur, sanma beni bir bet narsis ! Dağıtmaya yetmez lodos, kanadı kırık poyrazın , Bir hükmün kalmadı artık, anlamsızdır, çoğun, azın. Dağ-taş ünler iken Leyla ! Hadi gidelim Süheyla ; Yoktur bizi eyleyecek, kendi gönlümüzden yayla... Hayrettin YAZICI |
ne çok ünlem soru işareti barındırmış insanlık yaratıldığından beri bu soruların kaçına cevap bulabildi bilmem ama cümlelrde ifade edilenler resimle bire bir örtüşmüş ne deyim gerek hecede gerek serbest ölçüde gayet hoş okunması hayli keyifli yormayan dizeleriniz için teşekkür ederim , tebrikler ...
selamlar ,sevgiler... Sağlıkla kalın