USTAMUstam! Atam/soyum… Nasıl anlatayım seni mısralarda Ki sen sığmazdın ele avuca Kartal bakışlı ustam! Enine boyuna iri cüsseli Yürüdüğün zaman yol titrerdi heybetinden Tuttun mu yelesinden Şaha kalkardı bindiğin atlar Çektin mi halayın başını Bütün kızlar sıraya dizilirdi Bir ucu kırık aynada Limonla düzeltirken saçını Nazar duaları okurdu anan ardından Ama sen! Dağlar ardına bakardın hep Herkes hayal bile kurmaya korkarken Umutlarını şahin kanadına takardın Durduramadık varlığını buralarda Ah ustam! Durduramadık Gurbetin püsküllü belası senide çekti kendine Dar geldi bu köy sana… Dam başına çıkardık senle Seyre dalardık köyü Kimin bacasında televizyon anteni varsa O evi zengin sayardık Bana bir söz demiştin ustam Anlamamıştım o zamanlar ne demek istediğini ‘’Uçurtma her ne kadar dalgalansa da gök yüzünde Ancak ipinin uzunluğu kadar uçabilir’’ Şimdi anlıyorum ustam, şimdi daha iyi anlıyorum Sen gideli buralardan ustam! Güneşe yıldırım düştü Yıldızlar geceye serdi kendini ‘’Kurdun adı yaman çıkmış Tilki vardır baş keser’’ Sen buralardan gideli ustam Önünde el pençe divan duranlar Ali kıran baş kesen oldular ustam! Küsme! Kesme selamı-sabahı Bana yine yaz yine mektuplarını bekliyorum Üzülme! Ne kadar uzakta olursan ol yeter ki ölme Şairim! Bulurum istediğim an seni yanımda İçin için kendimden saklanıp ağlayarak Bahtımı sürürüm kara yaşmağımda Postacı bir küçük tabut getirirse kapına Anla ki o işte en son yazımdır ustam! |
vefa denilen duygunun ne denli önemli olduğunu.
Hayat insana neler öğretiyor bak
Ustam elimden tutmuştun
Nasırlı elerini o küçük ellerime sürttüğünde
İçim yaanmıştı ama
Sen gittikten sonra anladım
Onlar benim hayat çizgim olduğunu..
Bu da benden ustaya gelsin şiir yürekli dost