BEYOĞLU'NDA (12)
Öyle bir Beyoğlu Sevgisi
Yaşar ki içimde, Kaybetsem bile her şeyimi Mutlaka bulurum kendimi, İstiklal Caddesi’nde. Yaşanmamış sevgilerle, Kaybolmuş aşklar Sarıp sarmalar beni. İpini kopartmıştır anılar, Üzerimden geçerler, Silindir misali. Fırtınaya tutulmuş sandalım artık; Yalpalarım sağa sola. Gençlik sevgili Çilli Kızdan Bir buse koparabilmek için Gezinip dururuz Arka loş sokaklarda. Bazen de Ahiret Duaları okurum, Yeşilçam’ın başucunda. Asılırım Tünel Tramvayı’nın arkasına, Ayaklarım yerden kesilir. Az sonra da İnmek zorunda kalırım, Pala Şair’i görünce karşımda. Alaycı bakışlarıyla güler bana İnci Pastahanesi. Bir dilim pasta uğruna, Az mı sevip koklamıştım Rum Kızanı burada, Yalan değil ya. Çiçek Pasajı’ndan Kaybolmuş yaşamların Kokusu yayılır kaldırımlara. Alkol, çekip gitmiştir, Sarhoşluk, bakakalır Çaresizdir. Merak etmişimdir, Franguli Mücevheratçı dükkanını. O da tanımıştır artık, Acımasız zamanın asık suratını. Unutulmuşluğun girdabında Yudumlamaktadır Kaldırım tozlarını. Yığılıp kalırım Galatasaray Lisesi’nin önünde. Bir sıcaklık hissederim, Hayat kadınının ellerinde. Susmadı bu yürek, Bendeyken bitmedi bu sevda. Duygularım; Hala, Derin-derin Mezarımı kazmaktadırlar Beyoğlu’nda… |