Gül NefesiKıvrım helezonunda açar hayatın busesi Çevrede insanlık,hissedilir onun sesi Tatlı rayihasında süzülmüş billur hevesi Serilen rüzgarda solmayan gül nefesi Dikeninde kendine gelişin adı vardır İsmi sultanlık,onsuz hayat hayata dardır Tebessüm fideleri sulanınca bakışlara medardır İnsanı köküyle bağlar hayata gül nefesi Saat merdiveninde yere dökülen ter Canı canla kucaklamıyorsa,olur beter Zaman vazosundan çıkmışsa tohum yeter Özün özünde dolaşan ilmiktir gül nefesi Çekirdek,işlenmemiş bir madendir İnsan,ruhunu fethederse altın tendir Tepeyi aşamayana gerilir ışıldayan kendir Huzur ekranında sonsuzluktur gül nefesi Biçarelerin sürmesiz kapısı ve tutunacak dalıdır Çıkarsa ölüm çıkar içinden,taşır altın kafesi Tadanlara pir umman;bu aşk balıdır Titretir cihanı bin bir haşmetiyle gül nefesi. Gürsel ÇOPUR |