EY YÜREĞİM
Ben ki nihayetsiz harplerin amansız cengâveri,
Şimdi tutsağım ellerinde, Kapanına düşmüş aslan gibiyim, Ne etine geçebilmekte dişim, Ne pençem hükmedebilir sana, Başı da senmişsin kapanın, Sonu da sen, İnanmam artık, İnanmam sana, bin yemin etsen, Ne harbin son bulur, Ne sulhun baki kalır senin, Durmaz, Akar, sol yanımdan oluk oluk kan, Bilirim ki, şifa bulmaz elinden yaram, Mağlubu da senmişsin yaşamın, Galibi de sen, Artık ağrıma gitse de söyleyeceğim, Yenildim sana, Yenildim, ey yüreğim! Ben ki bulanık denizlerin levendi, Ben ki karanlık yolların korkmayan süvarisi, Yoruldum elinden, Yolunu şaşırmış ceylan kadar cesurum, Ne taşır beni sandalım aşkın kumsalına, Ne varır hedefine attığım son fişek, Yalan olur seferlerim, Süvariliğim yalan, Başı da senmişsin yolun, Sonu da sen, İnanmam artık, İnanmam sana bin yemin etsen, Ne izin sürülür senin, Ne yolun da şafak açar, Dinmez fırtınan, Dinmez sandalımı döven dalganda ki kin, Bilirim ki sağ-salim çıkmaz bedenim pusularından, Levendi de senmişsin yolun, Seferi de sen, Artık ağrıma gitse de söyleyeceğim, Yoruldum seninle, Yoruldum, ey yüreğim! |