Kaynamaya başlar magma tabakası kentin Elinde üç beş bakla Gönülden kopan paraya düş satar bir çingene kadın Ucuz bir şarabı paylaşır iki ayyaş Eski köprünün duldasında
Bülbül Deresi’nde dar bir sokakta Bir çığlık yankılanır teni limeli ahşap evden
Bir ambulans çığlığı yırtar geceyi - “Demek bu kez kurtaramadı kendini, zavallı Leyla “
“Kader kime şikayet edeyim seni bilemem” Feryat eder Goncagül boğuk sesiyle Üstünde kırmızı janjanlı bir elbise (epey de yandan yırtmaçlı hani) Çiçek pavyon sahnesinde
Geçen pazar inmişti Selman Harem’de otobüsten Şimdi Zürafa Sokak’ta elleri cebinde Hele karşısından biri gelirse Hızlanır adımları bir de ıslık dilinde Rastlantıyla oradan geçercesine
Loş ışıklar altında Satarken kendini üç kuruşa kahpe hayat Bir karanlık köşede İblis Boynuzlarını bileylemekte
/ Gün duvağını açar gecenin Bir kent uyanır en yeni sabahına Günaydın hayat Günaydın insanlar Günaydın
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir Kentin Gece Vaveylası şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bir Kentin Gece Vaveylası şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.