ESKİ AHİTAklımda bir geçmiş harman edeceğim İçinde sen olmayan Bir dağ devireceğim yeryüzünden Ovalarına çakılı Bir bulut soyacağım göğünden Kuşandım zırhımı Kargım elimde Ahit sandığını açtım Affet Sütunlar yerle bir Nasibimi bekleyeceğim artık Ben de kalabalıklar içinde Hüküm günüm Babil sürgünüm Gözler kalbin nöbetçileridir Bir hasat ki aklımın mahsulü Bir ceza ki Topal sivrisinek tebliği Nemrut zulmüne Altın çağımda Kral Süleyman mucizesi Getirilen nizamdın Delilik devrime Seni silince kitabımdan Yakub’un göçüne katılacağım Oradan nesliyle beraber Vaat edilen topraklara yürüyeceğim Kenan illerine Kapımın pervazında aklımın *mezuzası Omuzlarımda bir dua şalı Arami dilinde mırıldanırken korkumu Dillenecek ağlama duvarım Alametim Uğurlayınca seni Mesihimi bekleyeceğim Nasıra’da Bir sandal giyeceğim ağaç kabuğundan Ben de yalın ayaklarıma Gözlerimin bağıyla mesihi bekleyeceğim Ahalisiyle meydanda Dirilince yoldaş olsun diye kasvetime Miladım Merak etme Sürgünde ıslah olurum Çobanıl korkular içinde Müneccimler kovdurdu beni de şehrimden Zan içinde kahinler Sözler tahrif edilecek dediler Ve sözcüklerin tükendiği olacak O zaman Ortasından vurulmuş yürekler çizeceğim Aşk ağaçlarına *mezuza: Her Musevi’nin evinin giriş kapısının sağ kısmına yerleştirdiği ve içinde Tevrat’tan pasajlar bulunan kutucuk |