Dur Diyebilsem
Soluk soluk peşinden koştuğum amansız zalim yıllar
Geçmişime bakmadan çırpınıp durduğum anlardan ne kaldı Ateş vurdu yüreğime,acılarla yanan bende ki nasıl bir günahtı Özüm ne kadar farklıydı,niyetim cahilliğimde,adımdan ne kaldı İki gözüm sende benden ne çektin bilirim,nedense çaresizim Yüreğimin içinde ki hüzünlerden,acılardan dimağımla habersizim Çaresizlik içerisinde kıvranıyor bedenim,yanıyor ateş gibi Zaman rüzgarın önünde uçuyor,dönüp yalvarmaktan bile acizim Yalnızlığım içimde,bir aciz kulum kıvranır dururum kapında Yüreğim ağlar,geçen habersiz zamana,içimde kalan her ne varsa Acılarımı sonsuzluğa gömüp,girdabında boğuşsam ağlasam Alıp bu başımı kayalara vursam,sinemi ateşinle dağlasam Ne kadar zaman kaldı bilmem,nefesimle dua ya semaha başlasam Huzurum sende,divanım,dergahım sende,diye iki gözümle ağlasam İçimdeki yangın alev alev yükseliyor; Ey vakit sana dur diyebilsem Öksüz kalan nefesimle,günah işleyen iki gözümle yüzleşebilsem İşte o zaman susar bu kalbim,gönül güzelliğinde vuslata erer Bana el sallayan misafir çalma kapımı hasretin demindeyim Belki kapanacak bir gün gözlerim,acizliğime nasıl dava ederim Sadakat ehlinde alacağım var,kapında duaların beklerim Ölüm beklediğim özlemdi,dost yeşerttiğin ümitlerimdi başka ne kaldı Kalbim suskunluğunu bozdu,bedenim günahlarıma isyanlarla kalktı Aldığım her nefes,çaresizliğimi seni zikrederek defterlere kara yazdı Ecrin meltem rüzgarlarıyla sema ya vardı,hamd’u senalara kaldı |