Sana Beni Bıraktığın Yerden Yazıyorum
Sana beni bıraktığın yerden yazıyorum;
üzgün değilim sadece kırıldım seninle öyle güzel günler yaşadık ama sen bir kalemde sildin öyle sildin ki beni ben kendimi yıllardır bulamadım. Geçen gün ayaklarım beni bıraktığın yere götürdü değişen hiç bir şey yok yine o ağaçlar, o masa ve sandalyeler bir de tanığımız olan mor menekşeler. Sana beni bıraktığın yerden yazıyorum; zaman nasıl da akıp geçmiş bir gün uyuduğumu hatırlıyorum ve yıllar sonra uyandırıldığımı adımı hatırlayamıyorum kimim ben? hatırladığım tek şey beni bıraktığın o yerdeki bana söylediğin insafsız sözler. Sana beni bıraktığın yerden yazıyorum; sisler dağılıyor beynimden şimdi hatırlıyorum ben Aslı’ydım sen se Kerem bir sevda masalının iki kahramanı verilen sözler saatlerce birbirine bakan gözler yüreğindeki çılgınca atışları dinleyen iki sevda kahramanı. Sen bırakıp gittin beni, baştan yaktın gemileri oysa ben o akıl hastanesinde kağıttan gemiler yaptım günlerce ama yüzdüremedim gemilerimi bir yüzdürebilseydim eğer çekip gidecektim sonsuz ummanlara ben. Sana beni bıraktığın yerden yazıyorum; beni öyle yaraladın ki sen adımı bile hatırlayamıyorum. |