Kavak Ağacı
Şehri kaplayan sis bulutları
Gölge düşürür, yaşanmış güzel günlere Kar altında boynu bükük yetişen kardelenler gibi, Hayata son mücadelesini verir, üşüyen yalnızlığında. Puslu akşamlarda yıldızlara sığınır yaralı kalbi Gökbeyaz duygularla, hayallerin peşinden koşar Sonra düş kırıklığı içinde yere uzanır yorgun umutları Ayışığının sessiz bakışları, yaşam arar solgun yüzünde. Yıllarca kök salan selvi boylu, sıcak sevgisi Artık dökülen yapraklara bırakır, kavak ağacı Üzülür, sararmaya yüz tutmuş sayfaların çaresizliğine Eski günlerindeki baharın, hasretini yudumlar acı dudakları... (Mevsimler, yaşamımızdan bir parça süpürürken, Kaybettiklerimizin yerini doldurmak güç olsa da Güneş herzamanki gibi yeniden tazeler Düşünce denizimizi ve mavi umutlarımızı...) Arda KARANFİLOĞLU |