Son söz sona saklanır, "daha vakit var" derken Ya bugün kapı çalar ya kapıda beklerim. Bir tek duyanım olur, el üstünde giderken Ondan beni dileyip ağlarken dileklerim.
Ben ki, seni hazanın göz darası cemresi Ben ki, hummalı ruhun o şifalı temresi Ben ki, sanmışken seni çöl bahçemin katresi Hicranın toprağına kök salmış çiçeklerim.
Sen ki, derinlerime fışkın asma sandığım Bağ bozumu mevsime dört koldan bağlandığım Hasadımı toplayıp sakladığım sandığım Güvelenmiş, kurtlanmış, yağmalanmış yüklerim.
Kaç kez bölünür insan, son hamle can havliyle ? Kaç saçma infilakta, can havli ahvaliyle ? Kaç keskin cümle dilde, yalın kılıç haliyle ? Sen virgüllük nefes al, ben noktayı eklerim.
Avuçlarına doldur, gözden düşen ne varsa ! Önce yüreğimi boğ, avucuna sığarsa ! Dizgininden kurtulup ellerinden kayarsa Kendime kement atıp kendimi sürüklerim.
Kaç çeşit ölüm vardır, yaşarken denenmemiş ? Kaç çeşit düğüm vardır, kalbe düğümlenmemiş ? Ve bilmem kaç göz rengi hüsranla nemlenmemiş ? Silkelenip yaşından soruyor kirpiklerim.
Yargısız infazlarda salladığın ip gibi Yak boynumu da düşsün, vasati bir çöp gibi. Kesif tırnaklarının kokusu kramp gibi Batsın diye genzime ateşi körüklerim.
Giderken gözüm bağlı masatlı giyotine Ne tene sığınırım ne soytarı bir tine. Sarılıp vicdanımın suçsuz hakikatine Zerre kadar titremez, o çapraz bileklerim.
Nerde, nasıl, ne zaman bir sonun başlangıcı ? Kim kırmıştır kalemi, kim sorgu, kim yargıcı ? Dolaşsa ayağıma acının bin burgacı Dizlerimde doğrulur yeniden emeklerim.
İşte böyle içimin susmayan gürültüsü Oysa nasıl da dingin nevrimin görüntüsü Örtülünce yüzümün kefen denen örtüsü Sakın, dokunma sakın ! Isınsın iliklerim.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İÇ GÜRÜLTÜSÜ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İÇ GÜRÜLTÜSÜ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Nerde, nasıl, ne zaman bir sonun başlangıcı ? Kim kırmıştır kalemi, kim sorgu, kim yargıcı ? Dolaşsa ayağıma acının bin burgacı Dizlerimde doğrulur yeniden emeklerim.
İşte böyle içimin susmayan gürültüsü Oysa nasıl da dingin nevrimin görüntüsü Örtülünce yüzümün kefen denen örtüsü Sakın, dokunma sakın ! Isınsın iliklerim.
ÇOK ÇOK GÜZELDİ DİZELER..YÜREKTEN TEBRİKLER SELAM VE SAYGILARIMLA
Nerde, nasıl, ne zaman bir sonun başlangıcı ? Kim kırmıştır kalemi, kim sorgu, kim yargıcı ? Dolaşsa ayağıma acının bin burgacı Dizlerimde doğrulur yeniden emeklerim.
İşte böyle içimin susmayan gürültüsü Oysa nasıl da dingin nevrimin görüntüsü Örtülünce yüzümün kefen denen örtüsü Sakın, dokunma sakın ! Isınsın iliklerim.
sayfanızdan güzel bir şiir okudum yüreğinize sağlık saygı ve selamlarımla.
Ben ki, seni hazanın göz darası cemresi Ben ki, hummalı ruhun o şifalı temresi Ben ki, sanmışken seni çöl bahçemin katresi Hicranın toprağına kök salmış çiçeklerim.
Sen ki, derinlerime fışkın asma sandığım Bağ bozumu mevsime dört koldan bağlandığım Hasadımı toplayıp sakladığım sandığım Güvelenmiş, kurtlanmış, yağmalanmış yüklerim.
Kaç kez bölünür insan, son hamle can havliyle ? Kaç saçma infilakta, can havli ahvaliyle ? Kaç keskin cümle dilde, yalın kılıç haliyle ? Sen virgüllük nefes al, ben noktayı eklerim.
İşte böyle içimin susmayan gürültüsü Oysa nasıl da dingin nevrimin görüntüsü Örtülünce yüzümün kefen denen örtüsü Sakın, dokunma sakın ! Isınsın iliklerim.
Muhteşem güzellikte bir şiir okudum sayfanızdan. Tebrik ederim. Saygı ve selamlarımla.
İşte böyle içimin susmayan gürültüsü Oysa nasıl da dingin nevrimin görüntüsü Örtülünce yüzümün kefen denen örtüsü Sakın, dokunma sakın ! Isınsın iliklerim.
OKURKEN HAZ ALDIM...YAZAN VE DÜŞÜNEN YÜREK DERT GÖRMESİN...RABATLI
Kulakları sağır edecek bir iç gürültüsüydü, sükût içinde feryat eden... Uzun zaman olmuştu kaleminden şiir okumayalı.Yüreğine sağlık Özlem abla. Selamlar, saygılar...
Kaç kez bölünür insan, son hamle can havliyle ? Kaç saçma infilakta, can havli ahvaliyle ? Kaç keskin cümle dilde, yalın kılıç haliyle ? Sen virgüllük nefes al, ben noktayı eklerim.
Avuçlarına doldur, gözden düşen ne varsa ! Önce yüreğimi boğ, avucuna sığarsa ! Dizgininden kurtulup ellerinden kayarsa Kendime kement atıp kendimi sürüklerim.
Kaç çeşit ölüm vardır, yaşarken denenmemiş ? Kaç çeşit düğüm vardır, kalbe düğümlenmemiş ? Ve bilmem kaç göz rengi hüsranla nemlenmemiş ? Silkelenip yaşından soruyor kirpiklerim.
Tek kelimeyle harika.... Kutluyorum.... Gönlünüz şen kaleminiz daim olsun.....