BENİ
Bir gönül’ün ardındayım,
Peşi sıra çekti beni. Onun mülkü yurdundayım, Bir hoşluğa ekti beni. Çeşit çeşit huylar verdi, Harman edip tane derdi, Sarı başak yaza erdi, Güz gelmeden biçti beni. Ne geçmişi yargılatır, Ne yarını kaygılatır, Virgül, nokta, satır satır, Varlığımdan söktü beni. Kâh o yanda, kâh bu yanda, Enfüs, afak, tende, canda, O kazandı her zamanda, Mat eyleyip üttü beni. Uyur idim uyandırdı, Çöl gibiydim sulandırdı, Yeri göğü dolandırdı, Ummanlara döktü beni. Gitti dertler, bitti ahım, Dost yüzüdür secde gâhım, Lütfü güzel padişahım, Kulluğuna seçti beni. Âşıklarda olmaz perde, Onu gördüm hepte her de, Yaralıyım başım yerde, Ayak basan geçti beni. 29.05.1999…Mustafa YARALI |
Onu gördüm hepte her de,
Yaralıyım başım yerde,
Ayak basan geçti beni.
Hz. Yunus vari yazan değerli dostum bu kadar benzerliği anlayabiliyorum teşerrüb edilen kaynak bir olunca neden olmasınki?
güzel abim yerdeki başa kim ayak basabilirki? bilmezmisiniz baş yerde olunca kul miraçtadır kimin haddine oraya ayak basa.
yine bilmezmisingi rahmetin tecessüm ettiği şey sudur yağmur yağınca rahmet yağıyor deriz suya ulaşmak için derin vadilere inmek gerekmiyormu? rahmete ermek öyle işte başın yerlere ermesi gerek me mutlu o başlara . uzunca zamandır şair dostlarımdan cuda kaldım sevgiyle selamlıyorum zatı alinizi ve zatınızda tüm şairleri selamlar sevgiler saygılar.