ELMA DERSEM ÇIK,ARMUT DERSEM ÇIKMA!
Benim Saime,yoksa beni tanımadın mı?
Hani çocukluk günlerinin ilk göz ağrısı!.. Hallaçların kümesi,Köse Dayı’nın damı; Bildin mi? “Elma dersem çık,armut dersem çıkma!” Daha dün gibi durur,hafızamda halimiz; Ben sümüklü oğlandım,sen çırpı bacaklı kız... Üstümüze yürürdü taş attığımız camız; Korkup bana sokulurdun,ben derdim ki: “Korkma!” Oyun gibi bir şeydi bu,belki aşktı biraz; Başa örülen taç,kulağa asılan kiraz!.. Ne dal bıraktı ne yaprak gönülde kar-ayaz, Lakin terk etmedi içimi, tende bu sıtma! Hayat böyledir işte,zaman her şeyi siler; Bu arz-küre köşesiz,ha bire başa döner. Uyansın çocuk yanın,hatırla dünü yeter; Anılar da su ister,gözyaşını kurutma! |