Arafsen yokken boğluyorum boğazıma düğümleniyor koca boğaz yok bir yol bulup yok olamıyorum kilitleniyor ayağım köprünün ayağında o taraf olmuyorum arafta kalıyorum şu sıra ağızında sakızıyla yakasında kırmızı gülüyle yaklaşıyor denizin ıslanmış kadını hatıralarıma uzak dur henüz rutubet düşmedi anılarımıza henüz tavanımız su almıyor daha henüz çok geçmiş değil aslında ısrarla büyü diyorsun bana büyümek sancılı bir felaket ellerim yetişemiyor hızıma karanlık gecelerden dem vuruyor siyaha aşıkmış siyah bir semayla oyalanıyormuş ben geçerken şafak vakti avucumda saklım saçak acılarımla zamandan anlamam ben diyor haylazca gidemiyorum ya en çok inan o koyuyor bana gözlerinin koyuluğu bir an çıldırıyor gözlerimin ucunda nasıl kapatsam nasıl yumsam da orda saklı kalsan bilemiyorum galiba beynimin içindeki damarlar çekiliyor uzaktan bizi anlatan bir beste çalınca düşlerimin hatrına düşüşlerimden bir orman yapacağım sana ağaçlar aynı yerinde olmayacak evet gök yukarıda değil tabanıyla tavanı ters düşecek toprağa bulutlar hüzünlerini satacak karınca yuvaları bulacak griler değil bu sefer yeryüzü büsbütün ağlayacak sen yokken ben gideceğim alacakaranlık gidecek ardımdan kilitli ayaklarıma prangalar takacağım gittiğim sokakta deniz olmayacak ve ben araf olmayacağım başlı başına |
sen yokken boğluyorum
boğazıma düğümleniyor koca boğaz
yok
bir yol bulup yok olamıyorum
kilitleniyor ayağım köprünün ayağında
o taraf olmuyorum arafta kalıyorum şu sıra
ağızında sakızıyla yakasında kırmızı gülüyle
yaklaşıyor denizin ıslanmış kadını hatıralarıma
uzak dur henüz rutubet düşmedi anılarımıza
henüz tavanımız su almıyor daha
henüz çok geçmiş değil aslında
ısrarla büyü diyorsun bana
büyümek sancılı bir felaket
ellerim yetişemiyor hızıma
karanlık gecelerden dem vuruyor
siyaha aşıkmış siyah bir semayla oyalanıyormuş
ben geçerken şafak vakti avucumda
saklım saçak acılarımla
zamandan anlamam ben diyor haylazca
gidemiyorum ya en çok inan o koyuyor bana
gözlerinin koyuluğu bir an çıldırıyor gözlerimin ucunda
nasıl kapatsam nasıl yumsam da orda saklı kalsan
bilemiyorum galiba
beynimin içindeki damarlar çekiliyor
uzaktan bizi anlatan bir beste çalınca
düşlerimin hatrına düşüşlerimden bir orman yapacağım sana
ağaçlar aynı yerinde olmayacak evet
gök yukarıda değil tabanıyla tavanı ters düşecek toprağa
bulutlar hüzünlerini satacak karınca yuvaları bulacak
griler değil bu sefer yeryüzü büsbütün ağlayacak
sen yokken ben gideceğim
alacakaranlık gidecek ardımdan
kilitli ayaklarıma prangalar takacağım
gittiğim sokakta
deniz olmayacak
ve ben araf olmayacağım başlı başına
çok hoş tebrikler.