AH TUTAR...
Bismihu..
bir dilenci olur dil eller hep açıktır çile/ler biriktirir sarımtırak vakitler bırakıp gidenin ardın(c)a günleri dünden çalıp yamarsın gözleri tavan aralarına anarsın... bir nöbet başlar dört duvarlı ıssız han odalarında boşdur her şey aslında gideni geri getirmez ağlayışlar bilirsin ama yinede yanarsın... ...............ah(ım)dır yar.........., tutar kızılca kıyamet kopar an/sızın nasipsiz bir sorgu baş kaldırır içinde ifrit kokan gecenin en darında sürülüp helal uykularından ağlarsın... bir veda sözünün ardından anlarsın hayatın anlam(sızlığ)ını uzanır ellerin maziye ama çaresiz isyan eder gözlerin ama ümitsiz kurumuş namahrem sevgime ağlayıp sularsın... yürür azgın bir nehir gibi perişanlığın dağılmış artık gecelerine toplayamaz akarsın... süpürüp alır senden maziden her ne kalmışsa dünden can(ın)da mahkum kalmış ben çırpınır avuçlarında cehennem gibi kaynarsın... alev olur hayalim usunda çıldırıp şaha kalkar anılar sonra,dizilir birbiri ardınca gerçekler günahsız sevdam sıkar şakağına ölüm dilenir ölmezsin... büyüdükce büyür dualar dilinde kaybettiğine yanarsın dönüpte bakınca ardına dökülüp lime lime ellerin koynunda ölmüştür o seven duyarsın... tarih.29.05.2009 saat.00.26 yazar.Mehtap S.hümeyragül DALLI |
Her iş ve herkes için aynı hal..
Ve bir gün(ah)ın içinde saklı bir ah var ki; kem sözlere yabancı...
Zehri şerbete çeviren bir lütûf adı...
Garip bir şey...
Ama gözün gördüğü ve cesedin yaşadığının çok ötesinde iş...
İşi kuşatan Patron her şeyi paydosa vesile kılmış...
Aklın haddi bu mesele için yetersiz...
Onu anlamak gönül işi...
nokta nokta nokta