kayıplarınız ayıpsızateşli sevişmelerden bilinir yüzünde utanç bundandır en çok geceleri görürüm seni asırlardır tapınak duvarlarında bakire çığlıkları büyücü kadınların memelerinde lanetli tanrılarınız yırtığından buz mavisi bir bahar solukluyorum yelkenlerimin gün yanığı küllerinle bütün kıyılara seni bırakıyorum tüm zeytin dalları nem kokuyor defne yapraklı taçlarıyla seni doğuruyor tekrar tekrar tanrıçalar arsızca doğuyorsun kum kum doğuyorsun elif elif doğuyorsun Afrika’ da ölümler siyah sen inadına beyaz doğuyorsun kırmızıyı seçiyorsun çoğalmak için birileri birilerine birilerini vurduruyor ve o meydanlara kanatlarını bırakıyor uğurböcekleri uç uç uçmuyor pamuk tarlalarında mevsim kemikler batmıyor aşk tohumu etlerinize kimse suçlamıyor kefensiz ölülerde ellerini akbabalardan mezar taşları örtülmüyor iri gözleri çocukların sen o gözlerde kıvrılıyorsun boy boy ütopyolarıma dökülüyorsun soy soy soyunuyorsun ve ağlıyorsun kapalı kuyularıma ışığı gözlerimde görüyorsun benim gözlerim sana iyi davranır . ey insan aynalarla bakmadığın gün beni bulacaksın |
Tunçluer