Duyulmasını istediğimiz bir sevgi mesajı iletmek istiyorsak, bunun gönderilmesinden başka çare yoktur. Bir lambanın yanmaya devam etmesini istiyorsak, ona sürekli gaz doldurmalıyız. (Teresa Ana)
Paylaş
Delinin biri yazmış dersin ya Bir diyeceğim var yine de...
Kerpiç duvar arasında Açtım gözümü dünyaya Dokuz çocuk Üç öküz, dört inek Yirmi de koyunu vardı babamın
Anama hasret büyüdüm Koca gün tarlada ırgat Akşam babama kadın Dedemle, nineme gelin ...Eli hiç değmedi saçıma Ya çamaşır leğeninde Ya da sarı kızın memesinde
Elleri nasır, Topukları çatlak Bildim bileli al basmalı bir entari üstünde Bir de kiraz oyalı yazması Kınalı saçlarını soluklayana kadar Kokusunu toprak bildim yıllarca
Hasan’mış ilk oğlu babamın Okul yolunda Dayanamamış soğuğa Kar düşmüş üzerine Kırmızı yanakları Cam gibiymiş Buzdan heykelmiş bedeni bulduklarında
En büyüğümüz Ayşe ablam Onüçünde vermişler muhtar oğluna Onbeşinde bir oğlu vardı dizinde Bir de kızı karnında
Ne yoklukla okuttu babam Mehmet abimi Kasabaya gönderdi Öğretmen çıkacaktı Köy çocuklarını okutacaktı Sarhoş bir şöförün tekeri Kestirdi ayaklarını
Ali, yağız delikanlı Keskin nişancı Ağanın çiftliğinde Dayımın adını vermiş dedem ona
Deli Osman dedikleri ortancamızdır Traktörden düştü sünnet düğününde Tezek toplar, balya yapar Öyle mutludur ki dolarsa o gün çuvalı
Bağdagül Mayıs ayında açmış gözlerini Gül kokulusu ninemin Yanağında gamzesi Yüzü nur, sesi billur
Topraktan iyi anlıyor kardeşim Umut Adı gibi ekiyor tarlamızı Elleri bereketli Yüreği kadar verimli hasad zamanı
Yaşar okudu, adam oldu Şimdi mahkeme salonlarında Üç kuruş maaşla Kürsüde adalet için direniyor Düzeni bozuk ülkemde
Aydın’la dört yaş var aramızda Çoban oldu komşu köyde Dağlarını gezer sabahtan akşama Kaval yerine saz vardır elinde Yanık yanık türkülerinde Buram buram tüter Anadolu
Ben en şanslısıymışım bizim evin Balkız demiş rahmetli babam Daha doğmadan adıma
...
Hepimiz bir bahçedeydik bir zamanlar Sabah çilli horozun sesiyle uyanır Bir siniye onüç kaşık dalardık Sarı kızın sütünü içerken Ciğerlerimize dolardı Ilgaz
İlk papatyayı hep babam söylerdi Baharı da gördük bu yıl diye Ama bu kez sondu baharı Başakların arasında Saplanmıştı sol göğsüne Kan davalı kör bir kurşun
Anamın ciğerleri kanamaya başlamış Son bir kaç gündür Sağlık ocağında, yeni yetme bir hekim Demiş ki -Şehirde kolay tedavisi Yola çıkacak bu hafta Mehmet abimin yanına Yengem bakarmış elbet İnanmam ya...neyse ... Şehir bozuyor adamı Kim gitse gelirim diye Dönmedi
Bir kaç evlat gitti komşularda Para yolladı bir kaç ay Sonra sırra kadem bastı
Okumaya gidenler Unuttu köy yolunu Çelik çomak oynadıkları Okulun bahçesinde Yeni derslik yaptıracaklardı Zengin olunca
Şimdi televizyonda Çok meşguller belli de Kırmızı koltuklarda Gülüşüyle saklıyor Manasını unuttuğu utanmazlığı ... Bense bir yatakhanede Daraldığım gecede yazıyorum bu satırları Düşlerim kadar çıplak uykularım Köyümün ekmeği kokar bu satırlar ... Memleket koca şehirler değil ki sadece Adı olmayan köyler var İsimsiz gömülen bebeler Öğretmeni olmayan okullar Ya da öğrencisi olmayan sıralar
Siz renklerini beğenmezsiniz kalemlerin Bizim avucumuzda kaybolur kurşun kalem Etiketi olmayan kazağı giymezsiniz Büyüse de abi, ablamız Bize kalsa deriz giysileri, Altında bir deliği olan ayakkabı bayram bekler
Soğukta kızarır burnumuz, ellerimiz buz Sıcak suyun kokusunu Bahçede, tezek ateşinde Çamaşır kazanında biliriz Bir leğende on maşrapa sudur banyomuz Yemeğimiz tek tencerede Siz tadını bilmezsiniz Biz lezzetine doymayız yayıktaki ayranın
Hangimiz şanslı bilinmez... Siz daha zenginsiniz dünya malında Biz daha doymuşuz çocukluğa
Adım köy çocuğu aranızda Oysa Balkızıyım köyümün Uğramazsa göğsüme Bir şehir magandasının Maç sonrası kurşunu
Yarının öğretmeniyim Memleketin bir ucunda ... Bir kaç satır karaladım uyksuz saatimde Sen deli saçması de
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Mektup şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mektup şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Sn Altınçiçek... Kürt kızı adlı şiirle tanıştım sizinle....şiirinizle. ne kadar özgün olduğumu biemezsiniz... özür dilerim.. ... ve şiir harika harika harika.... .... yüreğinize sağlık. diğer şiirleri müsait(en kısa) bir zamanda ziyaret edeceğim.
Adım köy çocuğu aranızda Oysa Balkızıyım köyümün Uğramazsa göğsüme Bir şehir magandasının Maç sonrası kurşunu
Yarının öğretmeniyim Memleketin bir ucunda ... Bir kaç satır karaladım uyksuz saatimde Sen deli saçması de
Yolunu bilmediğiniz Köyümü özledim sadece.
masalımsı bir anlatımla anlatılmış anadolu kadının vefası,sadakati,çilesi ve onuru.hernrede olursak olalım kendi toprağının memleketinin havasını,kokusunu özlüyor insan.çok güzel dizelerdi hisseden yüreği candan tebrik ediyoru dost kalem yüreğinize sağlık selamlar.h.kalın.
Tanır mısın bizi, Bilir misin köyümüzü. Her evde on çocuk Yakalarında birer boncuk Zor ama tatlı hikayemizi Bilir misin................Bir kuble atıverdim yüreğimden güzel şiirinizin yanına......Affola.
Bir anadolu ezgisi akmış yüreğinizden......Harika şiiriniz ve mükemmel yorumu ile bütünleşip kusursuz bir halde bağdaş kurmuş yüreklere... Güzel şiirinizi ve yazan yüreğinizi kutluyorum. kaleminiz susmasın. Saygılarımla.
Deli cümleler lazımdı aklı selim şiirlere, şimdi tamam oldu şiirler, çok memnun oldum burada da gördüğüme. çok şükür sahipsiz değil artık saçma sapanın vurup kırdığı kelimeler. Ne mutlu altınçiçeği anlayabilene...
çok güzeldi...ayrı bir tat vardı..beni köyümüze götürdü...köyümüzdeki elma ağacının tepesinde pineklediğim...dağları..tepeleri gözlediğim o güzel günlerime...
maaalesef o bölümlerde sesli dosya eklenmiyordu bildiğim... yoksa dünkü paylaşımım da daha önce denemelerde yayınlanan bir paylaşımdı ama sesli dosya ekleme alanı sebebiyle...
Kerpiç duvar arasında Açtım gözümü dünyaya Dokuz çocuk Üç öküz, dört inek Yirmi de koyunu vardı babamın
Anama hasret büyüdüm Koca gün tarlada ırgat Akşam babama kadın Dedemle, nineme gelin ...Eli hiç değmedi saçıma Ya çamaşır leğeninde Ya da sarı kızın memesinde
Elleri nasır, Topukları çatlak Bildim bileli al basmalı bir entari üstünde Bir de kiraz oyalı yazması Kınalı saçlarını soluklayana kadar Kokusunu toprak bildim yıllarca
BÜYÜK ÜSTAD SÜPER OLMUŞ
SİZ BUNU ÖYKÜ BÖLÜMÜNE ÖYKÜLEŞTİRSENİZ DAHA ÖLÜMSÜZLEŞTİRMİŞ OLURSUNUZ
Kürt kızı adlı şiirle tanıştım sizinle....şiirinizle.
ne kadar özgün olduğumu biemezsiniz...
özür dilerim..
...
ve şiir
harika
harika
harika....
....
yüreğinize sağlık.
diğer şiirleri müsait(en kısa) bir zamanda ziyaret edeceğim.