MUHABBETEy gönül, mecliste sen arif olda, Her soruya cevap, vermeye kalkma. Toprağı tavında bir gönül bulda, Bir tohum ekmeden, dermeye kalkma. Önce sen kendini, et de terbiye, Görmeze, duymaza deme ki niye? Elleri hor görüp, bilirim diye, Kendini meydana, sürmeye kalkma. Eğer satıcıysan, yükünü denkle, Ne eksilt üstünden, ne biraz ekle, Sözün mücevherse? Ehlini bekle, Herkesin önüne, sermeye kalkma. Vicdanına hassas, terziyi kur, Tartıyı misliyle, mihengine vur, Biliyorsan konuş, ya da geri dur, Sözün ortasından, girmeye kalkma. İçinde hazine, saklı her kulun, Kötülük görsen de, ikramda bulun, Hak bilmez meclise uğrarsa yolun, Orada eğlenip, durmaya kalkma. Boş sözlerle geçen, her an’ın kayıp, Ayıbı ayıpla, kapatmak, ayıp, Onda, bunda, şunda kusurlar sayıp, Suçunu yüzüne, vurmaya kalkma. Aşkla, muhabbetle pişir özünü, Kemal bulsun, ham bırakma sözünü, Erkânıyla Hakka çevir yüzünü, Gayri yet yüzünü, görmeye kalkma. Yaralım, dost yüzü ararsan eğer, Bil ki, Allah kulu, kulundan sever, İnsanca muhabbet, cihana değer, Araya perdeler, germeye kalkma. MUSTAFA YARALI________________________________________ |
Tunçluer