Gideriz
Bir gün dağlardan, yine gel buyruğu duyulur,
Sinemizi beş parça, yar’a, yar’a gideriz. Kös sesleriyle meydan, sayha sayha oyulur, Ülkü kervanlarıyla, sıra sıra gideriz. Vatan denilen güzel, coş deyince bizlere, Can canândan geçeriz, aşk yüklenir dizlere, Yıldırımlar yerleşir, bakıyorken gözlere, Ötüken’den başlayıp, ara ara gideriz. Dağların etekleri, hu sesiyle beslenir, Ay karanlık gecede, bizim için süslenir, Alp Er Tunga dirilip, rindânece seslenir, Kızılelma diyerek, sora sora gideriz. Demir dağlar gelse de, ortasından delerek, Livâ-ül Hamd ruhunu, öz ruhumuz bilerek, Mazlumun gözyaşını, gözlerinden silerek, Çin Seddi’nde gürzleri, vura vura gideriz. Elde yalın kılıçla, Kür Şad çıkar bağırır, Hürriyet meşalesi, yeni aşklar doğurur, Kanije ve Kosova, akıncılar çağırır, Düşmanın nefesini, kıra kıra gideriz. Türk’e şeref yazmaya, kopuzlara değilir, Ozanlar gök bayrağın, aşkı ile eğilir, Şimşek gibi bin atlı, serhatlara yığılır, Kan içer kızılcık der, göre göre gideriz. Kılıç kalkan sesleri, Horasan’da delirir, Hoca Ahmet Yesevi, asasıyla belirir, Alperenler yurdunda, Dedem Korkut oturur, Boy boylar soy soylarken, sara sara gideriz. Aman diye bağırır, Richard Kılıç Arslan’a, Tarihler tekerrürdür, bakarsan hatırana, Malazgirt’te Alparslan, Osman Paşa’da Tuna, Düşmanın cümlesini, süre süre gideriz. Türk’e kefen biçenin, kabirleri eşilir, Altı köşe yıldızın, ciğerleri deşilir, Tarihe Plevne’nin, satır başı düşülür, Denizlerin üstünde, vira vira gideriz. O eski günler gibi, artıyorken hızımız, Milli devlet ruhunu, çalacaktır sazımız, Çelikten daha kavi, oğlumuz ve kızımız, Üç ileri bir geri, dura dura gideriz. Yavuz keskin gözlerle, Sina çölünü geçer, Fatih Bizans’tan sonra, Nemçe’ye ferman biçer, Viyana ve Mohaç’ta, Kanuni kanun saçar, Zaferlerle Tarihi, yora yora gideriz. Yedi düvel bir olur, yine eski haliyle, Çanakkale şahlanır, Şühedanın diliyle, Gazi Paşa gösterir, Akdeniz’i eliyle, Ölüme deste güller, vere vere gideriz. Başbuğun gür sesiyle, efsaneler dirilir, Şeb-i Aruz lafının, ma’nâ’ları verilir, Beden Tapduk yolunda, hasır gibi serilir, Yunus gibi dergâha, Bir’e Bir’e gideriz. Yeşil sarıklarıyla, gelir beyaz atlılar, Onların bir eşidir, rüzgârdan kanatlılar, Makberice vurulur, kalemkeş sanatlılar, Ukba’ya göğsümüzü, gere gere gideriz. Makberi – Ahmet Akkoyun……….25/04/2009………….18:40….İst |
Ozanlar gök bayrağın, aşkı ile eğilir,
Şimşek gibi bin atlı, serhatlara yığılır,
Kan içer kızılcık der, göre göre gideriz.
Kılıç kalkan sesleri, Horasan’da delirir,
Hoca Ahmet Yesevi, asasıyla belirir,
Alperenler yurdunda, Dedem Korkut oturur,
Boy boylar soy soylarken, sara sara gideriz.
ŞİİRE KİLİTLENDİM,DÖNÜP DÖNÜP OKUDUM..
HELÂL OLSUN ÜSTADIM..
SAYGILAR...