fiyort
penceresiz bir düzlükteyim
çığlığın şafakta uzuyor derim kurumuş kaynağında etlerimi çekmiş sorular babamın krallığı nerede Maria nerede vaadedilen öteki yaşam kuruyorum ben değilim artık kış ortasından bahara hazırlanan hava bir kütük gibi kuru burada hiçbir şey söylemedim mi alevleri de mi anlatmadım o halde geri geldim Guernika bendim o atı süren ormana en yeşil ağacın dallarına çünkü yaşam orada dansediyor rüzgarla koyun koyuna.. alev alev yanan kentlerim Dresten, Kartaca, Hiroşima benim özsuyum tükenmem Juliette Drout yanıbaşımdadır hep elli yıllık sevgilim taştan yapılmıştır tüm vücudu sağlıklı çıkış noktası Opus 67 do-minör beşinci senfoni esnek ışıklar çizerek geçer önümden Paris Komünü kesilir giysilerim anılarımı unuturum işci iktidarında kendimi teker teker yiyerek silahlar çatılır yaralarda en büyük yaramın üstünde ’’Carrar Ana’nın silahları’’ kaşır durur yanıtlayamadığım en basit soruları.. bakarsın güneş sıcaklığıyla bir orman yangınısın dili yüreğimi yalayan zaman geçiyor hep geçiyor içinden kuşlar geçiyor ne nisan kalıyor ne haziran göçmen kuşlar kapısız ben oradayım duvarların çatlaklarında sen çoğul bir yangındın nar ağacının dallarında.. |