Ufuk Ezanı
akşamı karşılayacağız,
birazdan. üstelik, sırtımızı yaslayarak kuzeye.. dağlarında kar, gözlerinde yaş, ellerinde başak olduğumuz, yıllık şarap yahut saat akrebi insanların selamını ileterek yol alıyoruz Anadolu bozkırında.. güneşe dokunuyoruz. akşam güneşine.. kızıllığı ağız burkan, ağızda bir demir tavı tadı bırakan, yeni günden bir ufuk kadar uzak.. bu akşamı yudumluyoruz. keyifle, hengame dolu anılarımızı yutarak. sırtımızı dişlilere dayayarak. |