ŞemsEy makamı var ve yokun üzerinde olan kişi Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme-Mevlâna ateş nehri yürüdü ömrümüze ışık sızdırmaz gözlerden perdeleri yakan alevleri topladık göğün göğsünden dilde sözcükler kıyam/etti aşk alevi sıçradı sırça köşke nefesini tutan ehl-i dil nefsini pişirdi can içre sözün közü dilde mihnet geçtik yedi kat kapıdan içeri içerek sabrın çeşmesinden yöneldik sır perdesine… zikrimizde o sevgili meyi katık ettik neye içimizde alevi körükledi şems döne döne yanarken gözyaşlarımızı gönül gergefine işledik mevlâna izine diz vururken cep aynasında bulduk yunus yüzünü geçtik candan/tenden/alemden cananı yüreğimize nakşettik yağmurlar giyinip ölümün üzerini aşk ateşiyle örttük... Aslı Aydın |