Senden sonra-Ayrılığı şiirle yıka ki arınsın nedametin- Rüzgârlı zamana yaslanan dal üzgün Haylaz ev, bahçesinde sarmaşık Sırnaşık şakayık penceremde Suyla güreşmekte çelimsiz ay Anılar Beti benzi solgun bir halde Nerde şimdi dizlerime kapanan gölge Bir ömür bakmaya doyulmayan Mavi hareli penceren nerde Şimdi kimlere ümit verir Pergola ya tırmanan begonviller Andım hiçliğime bulaşan akşamı Füruğ okudum,”günah”ı çağırdı bir ses Titreyen ışıklar yağmurla birlikte Süzüldü gözlerimden Sorguçtaki mahzun serçe Kulak ver lütfen sözlerime Eğilen dallar güneşi öperken Fışkırmıştı tarhlardan çiçekler Buhuru baygın ağaca kazınan tarih Duruyor mu halâ yerli yerinde Köprünün altından çok sular geçse de Yüzümden silinmedi hüznün izi Gümüşi saçlardaki katre-i matem Vefasız yılların marifeti Hatıralar asılırken belleğin ipine Acının paslı sesiyle uyanıp irkilirim Dökülürsün sessizce gözlerimden İçimi kemiren kuşkuyla sığınırım şiire Sıkıca kavradığım andaç sıyrılır ellerimden Uzayan anın sudaki aksine eğilirim Takılır gözlerim su lalesine Güz çağırırken beni Tanrının fısıldadığı sözleri Sular seller gibi ezberlerim! Aslı Aydın |
Sorguçtaki mahzun serçe
Kulak ver lütfen sözlerime
Eğilen dallar güneşi öperken
Fışkırmıştı tarhlardan çiçekler
Buhuru baygın ağaca kazınan tarih
Duruyor mu halâ yerli yerinde
yüreğien saglık çok güzel yazan kalemi kutlarım