Yemin
Genital arzularda kilitlenen yemin...
Gece karanlığında Varla yok arası Karabasanlarla debelenen Haykırışlarımda... Göklere çıkardığın Pandora’nın mühürlü kutusunun Altında ezilen es(i)kizlerimle... Her şenliğin arkasından Tek gecede Zevkle toprağa akıttığın Damla damla kanlarımla... Etik küplerin içine sokarak Tek tipleştirdiğin kimliksizliklerimle ... Dört yanımı sarmalayan Beyaz çarşafların Kana bulanmış Görücüleri ile... Beynime ustura kes(k)inliği ile kazıdığın Sınırları aşamayan benlerimle... Uğruna yok olan kardeşlerimle... Senide Etiğini de Ahlakını da Kurallarını da Sana tapanları da... Boynumuza taktığın zincirlerin Her bir halkasına Tek tek bir ah! İliştirerek lanetliyorum... ! |
Yıldızlar birer birer yüreğime döküldü
Ruhumda yalnızlığın taş bileği büküldü
Mihnetim sensizliğe tebessümüm varına
Bilesin ki candostum, yalnız senin uğruna
Artık hazan vaktinde solmaz oldu iremler
Terazinde hep ağır sevgi yükü behremler
Seni yazıyor gökte şafak renkli kalemler
Umutlar sunsun diye bir sonraki yarına
Bilesin ki candostum, yalnız senin uğruna
Aydınlanır ufuklar nevbahar ikliminde
Ne efsunlar çözülür o fikr-i seliminde
Maverâya sunulmuş zamanın diliminde
Gülistanlar can verir sende vuslat nârına
Bilesin ki candostum, yalnız senin uğruna