Direniş
Gri yaşantımın puslu bekleyişiydi
Yüzüme vuran. Bitirilmiş baharların; Soluk yaprakları düştü Damla damla yeşile akan yaşlarıma. Kabuk bağlayan yaralarla donanmış ayaklarımın Adımladığı tozlu yollar dolandı Yüreğime. Günler , geceler Dilde yuvarlanmaya dönen, Sayısız Anlamsız Karşılıksız Yorgun ve yalın heceler; İnadına esti yüreğimde ki toza. Hatırlatmak isterken Gelişleri, gidişleri, dönüşleri... Gitmekle gelmek arasında aktı can Bir yere, bir göğe. Yorgun ellerle Peşin sıra serpiştirdiğim umuttur Beni; kahverengi yaprakların Umursamaz olgunluğunda Yaşamın tam ortasından köşelere sürükleyen. Seni, beni, paylaşımları ve herşeyi; Bölen kalın kontur çizgileridir Ruhumun tam ortasından geçip İsli duvarlarını sarsan. Yaşlı sızılarım eşliğinde Kulaklarında çınlar Eş zamanlı bölünmeler. Kandinsky ‘nin düşlerinde can bulurum Renkli dünyanın tam ortasında Spirale dolanan ben. Karede var olan sana dair öteki yarımı izlerim Halbuki ben daha daireyi bile tamamlayamadım Geç kaldığımı sandığım an Fark ederim ; Ruhumu bölen kalın çizgidir Eş zamanlı yaşamlarımızda ki Şekillenmeleri birleştiren. Ve yeni döngü... Direnirim... Çatlamış topraktan köklerimi çıkarabilmek için İnadına bir damla suyla. Direnirim... Kollarımda; Sonsuzluğu adımlayan çocuklarımın sıcaklığı, Yüreğimde koşan Özgür ve asi atların sana tutkulu sevgisi ile. Direnirim... Gözlerinin yeşile doymuş kuytularına bakarken Son nefesimi verebilmek için... Not: Daha çok büyümemiz gerek sanırım... Doğum günün kutlu olsun Hayat ! |
tebrikler