Rüzgârlı Göğsünde Sarmala BeniŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Her mevsim yeşildir sevginin ovaları. Yalın bir düşünüşle, kırmızı düşlerin olduğu ülkelere taşınırız yine de her mevsim, ruhumuzun unutulmuş köşelerinde sevdayı saklamak için. Pencerelerimize rüzgâr çarparken yüreğimiz üşür, ellerimizin hiç yaşanmamış çizgilerinde aşk’ı izleriz, yalansız, riyasız…
Rüzgârların özünde şaşkın bir kayboluş ninnisi
Ülkümüzün çocukluğunda kül yağar üzerimize Unutulmuş isimlerle donatılı zarflar ülkesinde Siyah-beyaz anılarla yenileniyor bütün filmler. Kapanınca kapılar, zamanın burcuna yükleniriz Yeniden başlamanın sessizlik bildirisi içimizde Unutulmuş fırtınalar ürkektir, yangındır özümüz Üşüyen yüreğimizden dökülen sevdadır sözümüz. Yaşamın gülünç gösterisinden kıyametler geçince Yağar yağmur, yara bedeni sarar, aşk ise kamburu Geniş bir tarladır yüreğim, tek sermayemdir şiirim Sesim kandilimde yanar, uzatmam hiçbir soruyu. Sessizliğin doruğunda sırtımda onlarca özlemle Özledikçe çoğalmanın ince kumullarındayım ben Denizler tükenişin sızısıyla göçmen bir duruştur Ben sevdanın kapı eşiğinde aşkın masasındayım. Suya düşüyor dilin bıçağı, konuştukça biz susuyoruz Sırtımızda bir sevda gömleği, direncin kutuplarındayız İçerden çivilenişin tınısıyla başkadır dilimizdeki şarkı Bir beyaz buluttayım, düşünmeye zaman bulamıyorum. Her gece bildik dualarla, ölümsüz düşlerin küskünlükleriyle Yüreğimi avutuyorum, uzatsam dokunabilir miyim güneşe Geceler uzun, geceler terli bir fanila, geceler dikiş yarası Bir el sarar sancıyı, geceler gülüm ateş dilli bir yarasa ağzı. Yeryüzünün bütün sularını içsem avuçlarından doymam Suyum sevda suyu, ey gül kokulu yar kapama gözlerini Sana açtım yüreğimin engin lâbirentlerini, uzat ellerini Menekşe kokulu ülkende, rüzgârlı göğsünde sarmala beni. Selahattin Yetgin |
Sessizliğin doruğunda sırtımda onlarca özlemle
Özledikçe çoğalmanın ince kumullarındayım ben
Denizler tükenişin sızısıyla göçmen bir duruştur
Ben sevdanın kapı eşiğinde aşkın masasındayım.
şairsiniz saygıyla usta