Top Meselesi
Top parası
“-sen hiç top parası topladın mı” …………….. “ben topladım” ……….. bi seneler gene böyle, top-mop yok goca köyde neydelim Aşşa Melleye maça gedelim köy genşlerini bi moturun naylonuna doldurduk motur parasının üstüne top alırız senin şöfer bizden atik çıkdı yolcu paralarınını topladı ver elini Aşşa Melle şöfer sonura hesaplaşırız, falan filan derkene top parasının üsdüne yatdı öyleynen o arkadaşdan olduk” “-bayramöğü bi ğünüdü gene ertesi yıl köye izine geldiydim bakdım Semercinin Ismayıl elinde bi kiyat “-abey köytopu alacaz” “-kaş paranız var” “-yüz yirmi” ………….. “-ver onnarı bana, al sana ikiyüzelli” “-top kaça” “-en ucuzu yediyüz elli” “-yedi sekiz yüz liralık topunan yedi sekiz kere oynanmaz ver bakayın lisdeni bu iş öyle olmaz” aldım, baktım, ı-ıhı liste de köydeki genşlerin hepiciğinin adı varıdı kimi beş, kimi on, birininki yedi bi dene Hidatın kı iki buçuk liraydı altı-üsdü yüzyirmi artık para alınacak genş kalmamıştı yeni bi lisde yapdık, herkeşe elli-yüz gayfadan içeriğirdik Ismayılın elinde dürülü para tabii en böyük para da desdenin dışında benim elimde de lisde vardım dışardan gelen abeylere “-abey muhabbetizi bölecen emme genşler bizim gibi topsuz böyümesin gönlünüzden ne goparsa bi abeylik edin” “-ne demek”dedi Dervişin Iramazan yüz lira çıkartdı cüzdandan bu iş dutdu dedik uzakdan herkeşe seslendik para elimizde tomarınan herkeş elli-yüz, kimi cüzdanını unutmuş evde ma(h)çıp, maçıp “-sonura” dedi kimezi ben Ismayı’a veririn kimezi “sen ver benim adıma sana borcum olsun” dedi onarın yerine de ödedim ar ceremesi epey para irkdik; (hiç dönen olmadı tabii) biz de birilerini defterden sildik “-en eyisinden bi top, bi de valeybol topu, filesi” tam da gapıdan çıkarıkan Semercinin Erecep anacımızdan geldi tabi fırsat bu fırsat ona da uzatdık şişgin lisdeyi “-hasdirin len” demez mi ulen onun beş gardaşı var köy topuynan oynaycak üsdelik hukukumuz n’olacak onuda orada sildik; selam alıp vermedik, bi daha da gördüysek de görmezden geldik ertesi ğün bizim köytopu geldi gıcır-gıcır donuz yağıynan yağladık okul bahçasına iki ardıç direk okumuşlar, yarım okumuşlar hiç mürekkep yalamamışlar elbirlik mekdep harımına girişdik düz-bayır beş dakkanın içinde elimizde-belimizde galmadı hayır bir-kaç gişi uzakdan hayladı bizi bir-kaç kişi de hiç oralı olmadı ne ğadar gazdık kürelediysek de valeybol sahası hafif meyilli olsun varsın, elden geldiği ğadar küreledik göz kararı düzenledik üs(t) yana çıkdık mı kütörlük golay emme aşşa yanda seğirt bakalım çakılan topu yakala adımız “maden”e çıkınca da Allah var ya bir-kaç eyi arkadaşa gücendik ertesiğün arife yaddan-yabandan gelennerinen barabar soluğu Aşşa Harmanyerinde aldık a dakımında Aşşa Melle maçında oynaycaklar ötekinde elek altı dakımıynan, musafirler o zamannar hinciki ğibi sahanın ortasında tilafon dire(ği) de yok daha antıraman etdik, ben döküntü dakımının sol bekiyin emme bi yandan da a dakımındakınnara “-sen hurda dur” ……….. “-yerinden gıprama” ……….. “-pas ver” ……….. “-topu aya(ğı)nda çok dutuyon bırak çalımı” ………. “-çalım atmayı marifet sayıyon ben vurayın da nere ğederse ğetsin deyon” …………… “-yau ters köşede adam yapayalınız durup-duru sen beş gişinin arasındakı adama atıyon gapdırtdırıyon topu” falan deye sanki “köyün köpek döğeni” ğibi etirafa zart-zort edip duruyon “-top attığın yere bak” birez gaz, birez fırça-mırça, elden geldikçene dilimizin döndüğü gadak, tarif etdik genşlere, gerçeği ama kimse hastir demedi birileri terslendi, onarı da öyleynen gaybetdik.. “-topu o aldı, yaa.. onun uçu” deyollar sanki valla eyingatlı anladığımızdan filen deği zati genşlerde boyunnarını burkup duru emme Allah var genşler mefrat tabi arada bi gaz vermeden olmayoru “-yarın bu oyunu böyle oynadınız mı evel Allah” deyon; “Aşşa Melleye kesin beş çekdik” deyon topdan anladığımdan değil de doslar alış-verişde görsün işde bayramlık urbalarımınan yeni isgarpiniminen aferim dedilerise bana yeter de artar bayramımış-bayramlığımış kim dakar urbaları mahfetdik epili bi köylü de akışdı ğeldi dışardan gelen genşler de alay alay top sahasına geliyollar kimezi sağa-sola evziniyollar kimezi çömemiş okarı yana mabbet ediyollar akıllarısıra maçı kretik gözüm yeni ğelennere dakıldı hepsinin gıçında ütülü elbiseler öyle ya oyuna girmediler biri en değerli arkadaşımıdı koşdurtdum Ismayılı “-Memed’e selamımı söyle” valla geşmiş gün çocuk ne dediyse arkadaş lisdeyi eline aldı, sonura eyicene bi bakdı evirdi-çevirdi didik-didik sanısın hallaç pambığı etdi bi ara sahanın çapraz ucundan, çapraz ucuna göz göze ğeldik ne demişdi, ısmayıl karşı takımın santroforu memet’den ayrılıp, kapınca topu çalım üsdüne çalım, karşıma geldi “-kaş para” Ismayıl “-yüzotuzbir lira” aklısıra beni geçmişdi Ismayıl da tabi gol oldu mu, olmadımı bilmeyon valla ya da maç kaç-kaç bitti fehmetmedik bakdım oyun bitmiş, kendimi ben de okarıda buldum seyircilerin yanda herkes sarmak-gürmek, ben ertesi ğünkü maçın ana kadrosunda kim ilk onbirde, kim yedek bellikledik o’ndan her zamankı temenna yok tabi benim ayağına gitmemi bekledi içimden gelmedi öylece defterime, bir çizgi daha çekildi deftere çizik o akşam Sedet’in Gayfada toplandık genşlerinen kıyat üzerinde takımı gurduk gelcek sene de gelip oynaycak genşlerden antıraman mayetinde olsun deye tabi ne de olsa köy işi, lami cimi yok iş ciddi sınamak da ilazım arkadan gelennerden yedek çıkacaklara kadar gençleri seşdik o ara; sever-sayardım kendisini Alla(h)ı var , bana çok ağabeylik etdi Akmehmetlerin Musduk bir-kaş gişiynen yanımıza ğeldi sarmak-gürmek olduk, adam top parasına bonkörce yardım etdi böyük memur abeyler gibi üsdüne üslük, bizim işdiğimiz çayların paralarını da ödedi hasbihal etdik “-müsaade” deyip, yeni ğelenlere hoş geldine ğetdi bizim genşler “-aman abi Musdafa Abey takıma girmesin” “-valla verdiğimiz pasları hep gapdırıyo” dediler genşleri hatırına yer vermedik Musduk “-ee deyzeolu” dedi yanıma oturdu hal-hatır sordu, tekrar-tekrar kucakladı benimle de baya ilgiliydi laf lafı aşdı aldı takıma bakdı heyvah dedik o ara ben başka bi-şiy mahanasıyna başka taraflara bakdım salağına yatdım ama o yemedi, adeta gürledi “-kim yaptı dakım lisdesini” goya bizim a dakımı beni işaret etdiler tabi masumane buyur abey dedik herif gözlerimin içine içine bakdı “-ben neye yoğun” ………. “-deyzeoğlu” “..eee ….ü ………ı” geveledim yutkundum, “-abi” …… “-biz lisdeyi dün belirlediydik” ………. “-takımı dün kurduyduk bu günde diğerlerine garşı oynatdık bana galı(r)sa takım oturdu hemide gelcek yıla hazırlık oldu onun için gençlerden kurulu” dedim amma kesik-kesik, yüzüm mosmor oldu sesim-soluğum dutuldu “-yani sence ben bunarın hepiciğinden kötümüyün “-…….. deyzeoğlu dün sen yoğudun mevcut gençlerinen de bu oldu” dedik amma yediremedik “-benim de oynamam ilazım” ………. gosgoca okul dakımında varın köy dakımında yoğun öyle mi “-peki şimdi kimi çıkaralım” aldı eline listeyi inceledi didik didik “-bu adam defans adamı, ileriye eyi pas atar ortaya alalım bu adamı” ……… “-bu geride daha eyi oynar sağa-sola at gibi goşar”dedi onu da orta sahadan geriye aldı, gerideki birini de “-bu daha çocuk, ezilir-mezilir başımıza iş çıkarı” dedi, dakımdan çıkardı kendine ileride bir yer aşmış oldu ee tabi bizim liste de bozuldu parça-pinçik gençler hepsi “imdat” diye yüzüme bakdılar ileriye atıldım, listeyi gaptım naçar “-abey o listeyi ben yapdıydım gençlerin şevkini kırmayalım hem ben de oynamıyorum ki” deye kem-küm etdim uyladı senikinde ısrar üsdüne ısrar madem (ki) öyle ağzımdan baklayı çıkartdım ben de halt etdik “-gençler seni takıma istemiyorlar” dedim tabi öyle deyince de.. çok fena bozuldu emme irenk vermedi …………. “-beni kim isdemeyo sen mi” ……….. “-sen mi” …….. “-sen” “-yoğ ebey ben neye isdemeyen” “-sen mi isdemeyon” “-bana ne abey ben ce hava hoş” “-peki sen mi isdemeyon” “-ben neye isdemeyen abi kim oynarsa-oynasın” beni yaya bıraktı genşlik sonra döndü bana “-beni asıl istemeyen sensin” dedi hışımla “-niye dışladığını da biliyon ama başaramayacaksın” “-neymiş” dedim “-sen bilisin hemi de gayet iyi bilisin” al başına püsküllü bela “-yarın ben oynacan engelleyebilen engellesin” bi şiy deyemedik bizim genşler hemen araya girdiler beni itelediler “-abey herkeş onu da biliyo, senide” (ne demekse) adam bana havasını atdı “-neyimiş” dedim benden başka herkes biliyordu sanki teyzeoğlu beni sildi, ben bizim gençleri siliştik arın boku ertesi ğün Aşşa Melle maçına gitdik tabi Musdafa Abi de geldi hiç kimseye danışmadan daha doğrusu eyvallah etmeden benden yana bakmadan soyundu-dökündü maça girdi, bizimkiler onun talimatıynan yerlerini aldı sahaya yerleştik bu arada Hidat da soyunmaya başladı kendince bi mevkiye pusuya yatdı genşler “-abi”, “-kaptanız Musduk ona desenize” çocukların morali bozulmasın diye müda(ha)le bana düşdü tabi Hidat üsderledi arkadaş takım tamam, sen dakımda değisin Hidat “-bundan sonura köy namına para veren Hidat’ın” ağzına gelen küfrü etdi işin aslı küfür bana edildi neydelim cahilliğin lüzumu yok dedik aldık-kabul etdik hoş görüyü elden bırakmamalıydım aklıma geldi “-Hidat iki buçuk lira veren oynaycağısa benim yalınız başıma oynamam ilazım” “-biz başka köyün adamıyız da” ………… “-gardaşın oynayo len ya” yönü öte uzaklaşdı, söylenme, küfür gırla “-dışardan geliyollar, goya köyün namına, köylüyü dalayollar” Gara İrbam’in Hidatı’da öyleynen garaladım emme hırlaşmadık eyvallah dedik “-gel len buruya, al sana ikibuçuk lira gardaşıyın oynamasını da seyretme hadi!” almadı tabi atıverdim üsdüne, yerden deşirdi motursikledine atladığı gibi ğetdi bakın hinci; yıllar-yıllar sonra, hinci aklıma ğeldi başkalarının yerine verdiğim bi yanna Hidat o ikibuçuk liraynan bana o arkadaşı geçirtdi kötünün eyinliği şükrettik geçilmedik o ara maçı unutdum sanki, Sülü Mullaların Sülemen’in düdüğüynen maş başladı bizikinner çokdan garşı galeyi bir-iki yoklamışlar bakdım genşler benim yerleşdirdiğim düzende oynayollar sevindik o izbandut gibi heriflere bi çalım atıyollarıkine yahay nerdeyse adamların izzet-i nefisiynen oynayollar topu ho tarafa atçağmış gibi ediyollar adam atlayo o yanna bizim tıfıllar olmadık yandan pırıkıp gediyollar gülmekten kırıldık geştik top gadak boylarıynan fırt oraya, fırt buraya seğidiyollar paslaşıyollar, çalım atıyollar bi de bizim seyirci dakımı gülüşünce adamlar valla mosmor galıyollar gazara adamların eline bi top geşdiyse can havliynen kendi adamlarına filen giriyollar harifleri panikletdik tabi o zamannar hinciki ğibi forma bile nanay Allah hak getire akdoncak birinci devrenin yarısına varmadan bu senin Musduk koşalak bizim dürbüne geldi “-fitnecilik yapıyon bana verdirtmeyon” dedi keyfimin içine etdi “-hey Allahım sabır ver Ya Rabbi(m) hinci buna neytdik kime ne dedik ben onnara bu konuda bişiy demişmiyin emme bi yandan da köfte oluyon “-verin len buna verin elinize gelen her topu” “neydiviceğimiş görelim Kürt Musduğu” dedik, verdirtdik bizim genşler Aşşa Melle galesini değilde sanki senin Musduğu topa dutdu valla billa ona verilen pasların hepiciği heder oldu amma bizim beg sağlam, kale duvarı ğibi bizim yeni yetmeler cansiperane galeyi savundu rakibin hiş bir topu, bizim müdafayı geçemedi emme onnarda kudurdular, hazmedemediler bizim ufaklıkları geçememeyi, keyiflendik en sonunda bu senin Memonun İbo yapacağını yapdı topu deği de, bizim genşleri hedef aldı bizim gençleri bir-bir eğşedi genşler yanımda soluğu aldılar, “-abey sakatlandım” “abey sürçüldüm getdim” o anda gatil olmak işden deği(l) vallahi-billahi küfretmeye başladı bizim seyirciler, yedekler tabi sahaya girmek zorunda kaldım, rakip takımdakı arkadaşlar araya girdiler iteleştik kavga-gürültü Gıvırcık İboyu maçtan attırdım Dırıcının Melid’inen res(t)leşdim gürültü patırtı derken, beni de sakatlanannarın yerine maça dahil etdiler dışarıda olsan İbo’yla kesin papazı bulcaz soyunduk-dökündük oyuna girdik amma Kelek Melit’i hesabedemedik Gıcık Melid ha bire gavzanıyo peşim sıra aklı sıra bi fırsantını bulsa da bi çelme daksa ben de avcımın içine bi daş aldım başımınan işaret etdim “gel” gibilerinden oda “sana soracan” deye başını salladı durduk yerde bela bokisi yerleşdirecen valla illallah dedim yaka silktim serseriden soratdan epap olduk emme ne fayda cahillik sanki harbe getmişiyiz yaa! neyise bizim o moral bozukluğumuz arasında onnar Lelek Halili’in Sülemen’in golüynen 1-0 galip geldiler sandılar ki kendi gayretleriynen yendiler amma gerçek şu yenildik bizden önce köye varmadı mı Musduk öğümüze ğelen “-senin gaçırdığın topunan mı” malip olduk ömrü hayatında futbolunan ilgilenmeyen topun t’sini bilmeyenlerin ağzına sakız olduk “-senin yüzünden mi yenildi bizim köy” “-senin yüzünden genşler sakatlanmış öylemi” “-hı” dedik önüme gelene rezil oldum, kimselere cevap veremedim bizim genşlerden hiç biri de şöyle oldu, böyle oldu demedi bobam akşam sofrasında öğüme godu gayfada, sokakta konuşılan konuyu “senin yüzünden yenilmişler öyle mi” gakdım .ikdiroldum getdim durduk yerde evde de havayı gerdik hinci gayfaya ğetcen, gene aynı gonu en eyisi yes etdim garşıbağa gecenin leylisinde iştahım kaçık, canım sıkık kahretdik canım bi cığara isdediy ki demek bulsam içeçen, hemide zabbaha gadar demek ki böyle ti(y)reki oluyollarımış adamlar ondan sonura da işmedim getdim meredi çok şükür alışmadık getdik aklıma geldi ki; herkes bir şekilde verdiği paranın acısını çıkartdı sen hiç köytopu parası topladın mı ……… ben topladım ……… köyünüzün de, …………. …………. topunuzun da …….. sen hiç köytopu parası topladın mı ……… ben topladım bok yedik KELİMELER; eyingatlı: azıcık, biraz, eyatlı alay: birlikte hareket eden grup, sürü, kuş sürüsü, aynı yönde giden topluluk evzinmek: amaçsızca ve acele etmeden sağa sola gidip-gelmek, eli boşluktan vakit geçirmeye çalışmak,oyalanmak uylamak: şirretleşmek, işi gücü bırakıp birine özellikle belli bir konuda yüklenmek fırtmak: olağan, bilinen düzenli durumdan ani beklenmedik çıkış tiryaki: içki ve sigaraya düşkün oanlar için kullanılırdı |