güncekanamıyorduk suya hatırladın mı? yağmurun içinden geçiyorduk hiç ısınmıyordu ellerimiz bir rüya başladı gözlerinde sonra kayboldum o gök pencerenin pervazında kıskanırdı beni güvercinler ___gölgene kat beni __şimdi! hikayenin sonunu yazdım bu akşam o yüzdendir, ellerim hala titremekte sözcükler ancak ağırlıktır dilime bir mum bizim yaşlı ağaca değdi dün bugün dilek ağacında çaputlar ağıt akıyor çılgınca dönüyor ve dönüyor pervane yağmur kanmıyordu toprağa hatırladın mı? o viranede bıraktığımız öksüz çocuk kanarken şehre ve yanarken şehrazat’ın gözlerindeki ışık -hala, delice- onları susturalım. sabaha çıkmasın masallar ardında elleri dar ağacında o kadını bırakarak ve gözü yaşlı çocuklar... peki şimdi kim uyutacak dört duvar arasında beni?... |
___gölgene kat beni
__şimdi!
şiirlerinizdeki tat çok hoşuma gitti
diğer şiirlerinizide bu sayede okudum
duyarlı bir yüreğe sahip şairin şiirlerini okumaktan, büyük mutluluk duydum
yazan yüreğiniz dert görmesin
kutlarım