SİYAH UÇURTMA
Sanma sustum,
ben hep senle konuştum Sen gidince açıldı dilim Çenesi düştü yalnızlığımın Yağmur başladı ama sen yoktun Şiire döndü çığlıklarım Figanım oldu şarkılarım Ben adımı güle verdim Kanarken yüzümde aşk Ben acımı yele verdim Sana ulaşsın diye Bir deniz tutuşur şimdi Bir çöl adını sayıklar Suyu çekilen göllerde Karaya oturur kayıklar İçimde senli türküler Suskunluk ahraz bir ninnidir Dudaklarımda ıslıktır. Siyah uçurtma Mavi göğümün kiridir Tutuklanırken düşler Dağlarda yorgunluğum dinlenir. Çileli bir akşam sefasıdır Dalgalardan bana kalan ses Şimdi uyanır hüzün Her sabah hayalinle Bir deli bakıştır Kalan gözlerimde Şimdi efsunlu vedadır Kan damlar sözlerimde Bu kent acıma tanıktır Aşkım tutuklu sanıktır Sanma herkese aldanırım Bu yürek bir sana yanıktır. Bana bir gülün lal hali kalır Önümden geçerken zaman Şimdi her mevsim hazan Takvimler yine aralık Günlerden ayrılık Bu kaçıncı yıl dönümüdür gidişinin Bu kaçıncı sensiz doğuşudur güneşin Sayısı bende kalsın Ben sen diye yokluğunu sevmişim Boşver bu şiir de sana kalsın 24 12 2008 Hüseyin Özbay |
saygılar