-Başlıksız-Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ağır emekçilere..
adımızı sahici çıkaracaksın
aslında yokuz gözbağını harami basmış nasırlanmış paçavran dilendikçe söner mum acıtırken yanık çarşaf yatağa erir yorgunluğun dağlar..yüce dağlar tırnak söken aşılmaz yarlar gel geç bedenleri, gör geçme yüzü safınızda kıyımlar ah! mayınlar kime döşeli kâh tende irin kâh habis hücreleri şu savruğun düzsözünden türeyen ayşe! bir yol büyüt gülüşünde apış karanda ısırgan dişlileri ellerin kavuşmuyor, yazgın paslanmış ağalar kurt sürüyor tuzağına umutlu kışlar habersiz bu yağıştan senin belalın nasıl fütursuz çatın devriliyor utanç boyu kan kayıtsız silledir hafife göçerliğin saldılar zılgıtı aymaz bir mitralyözle vuruştu ücra erenler dirimin haber kuşağı varlığın ölümden beter kaçıncı filo saçından dökülüyor bugün doğuracağız seninle beşiğimizden göğe anaç intiharlar salacağız benim kuyularım sulak çaputum çil çiçek boynum taşa düşmez mesafem topal seni yürütmüyor dilime varan yangın sıvazla sırtımı, hadi çorba ısla açlığıma döşek at düşlediğin çocuklar kururken dudağında seni tam alnından öpüyorum ayşe.. |
eğer şair izin verirse..
sevgim kere...