4
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
195
Okunma
nedendir bilinmez
son günlerde
durup durup göğe bakıyorum
ya o şiirdeki "Göğe Bakma Durağı"ndayım
ya da
sonun başlangıcında
ki ne zaman göğe baksam
tepemde dönüp duran akbabaları
beyazlığıyla kibirlenen
kibirlendikçe kirlenen bulutları
gökyüzünden yeryüzüne yağmur gibi inen
bombaları görüyor
göğe bakmaktan vaz geçiyorum
sonra bir gözüm toprağa bakıyor
toprağın koynunda yatan
narin çocuk cesetlerini ve o cesetlerin üstünde dolaşan
sırtlan sürüsünü görünce
beni görmesinler
kokumu almasınlar diye saklanmak istiyorum
nafile…
bu kanlı sürekte yine av oluyorum
İsrafil nefesi değmiş gibi
her günüm kıyamet provası
bir türlü bir araya gelmiyor yakam
kurtulmak istedikçe
bin Kızıldeniz birden kapanıyor üstüme
elimden kayıp gidiyor asa’m
bir zamanlar
gözlerinde başlardı sabahlarım
şimdi her şafak bir yara gibi doğuyor tenime
yokluğunla baş edemiyorum
git gide depreşiyor yaşama olan aksülamelim
her doğum günümde
bir kez daha hayata küsüyorum
iyisi mi sevgilim
iyisi mi…
sen artık katma beni aşk denen o ince hesaba
çünkü…
benden ne köy olur artık
ne de kasaba…
say ki yaşlı ve hasta bir atım ben
t’uzak bir dağda çıkar üzengilerimi ve eyerimi
yılkının merhametsiz merhametine bırak beni
bıraktım diye sakın suçlama kendini
herkes bırakır bir şeylerini
ya da birilerini…
bazıları pişman olur
bıraktığını almaya gelir
sen almaya gelme beni
Göğe Bakma Durağı
---Turgut Uyar---
5.0
100% (6)