FIRTINA VE KELEBEK
Sen, daldan dala konan uçarı bir kelebek,
Ben, bu dağdan o dağa esen korkunç fırtına. Duyunca ıslığımı yer ara gizlenecek, Görürsen geldiğimi sakın bakma ardına ! Sende bahar neş’esi, benim içimde kahır, Beni böyle koşturan sevdâ denilen sihir. Yaşadıkça havana üfleyeceğim zehir : Nefes nefes solmanın varacaksın tadına. Dinmeyecek fırtına, kelebek yorulacak, Daldan dala konmanın hesâbı sorulacak, Kanı yalın ateşten kollarla vurulacak Bir çift çelik pranga ipekten kanadına. |