0
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
209
Okunma
Saatlerin iltifatı kendine
Yere dağılmış bir tesbih gibi düşüncelerim
Başım gözüm üstünde yıldızları,
ayakları yere basmamış rüzgarı gördüm
Oy seveceğim sen derin uykudasın
Pencere önünde vebali ağır gözlerimin
Böylelikle uzun olur karanlığın tepemde kalışı
Bir bilsem
nasıl büyür özlemler kar küresinde
nasıl su rengine asılır bakışlarım
Geçtim bu gecenin iki adım önüne
çok uykusuz
Ama bunun yarını nasıl olacak...
Sağım beni sobeler
solum beni
dilimin ucuna işte öylesine bir
kör heves düğümlendi
Her acının tarifi kendince haklı olarak kalp kıyılarına vurdu ve boğuldum
bir kaşık suda
Damarlarımda İteklen kanın rengi soluk
gözlerimin içine kavgalı ışık hayrına
yalnızlık senin gidecek hiç bir yerin yok mu?
Z.can
5.0
100% (6)