3
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
105
Okunma
Emanet Çocuk
Çocuktum
Elimden tuttu annem
Sonra kayboldu aniden.
Yemyeşil vadilerden
Görünmez kapılardan geçtim.
Sonra
karanlık Koridorlarda buldum kendimi.
Kökleri çatlaklardan sızan,
Uğultulu, soğuk dehlizlerde.
İki büyük ağacı olan,
Yalnız bir bahçeye vardım:
Biri hain kiraz ağacı,
Dallarında sertlik taşıyan,
Gölgelerinde dikenler gizleyen.
Diğeri merhametli söğüt,
Yapraklarıyla fısıldayan,
Kollarını kuşlara açan.
Ben o ağaçların üvey çocuğuydum.
Fidan olduğum için boyun eğmiştim,
Sessiz, uslu bir çocuk olmuştum;
Ne şeker isterdim ne oyuncak,
İtiraz etmeyi dâhi bilmezdim
Gecenin soğuk dehlizlerinde kaybolurdum,
Yalnızlığım yankılanırdı duvarlardan.
Böyle anlarda annemi düşünürdüm.
Ah, bilsen ne kadar küçüktüm,
Ne kadar masum…
Belki de suçluydum.
Anne,
Çaresiz kalırsa emanet eder Tanrı’ya,
Çocuğunu.
Sonra ne olursa olsun dönerdi,
Mutlaka.
Elbet bir gün gelecekti beni almaya.
Bir iki kez,
Yoldan geçen kuşları anneme benzetmiştim,
Gözlerinde umut taşıyan serçeleri.
Birkaç kez,
Rüzgarın getirdiği yaprakları,
Kulağıma fısıldayan yankıları.
Sıçrayarak uyanmıştım,
Yağmurun çatıya değen narin sesiyle.
Bir karıncaya sormuştum seni,
Bir çiçeğe anlatmıştım özlemlerimi.
Ta ki kiraz ağacı,
Kırbaç gibi gözümü dağlayana dek.
Üzülmüştü belki,
Ya da korkmuştu,
Bir iz bırakmıştı sırrına.
Ağlamıştım acıdan,
Beni kuşlara götürmüştü,
Unutmuştum o yanığı.
Ve bir gün,
Kilitli kapılar birden açıldı,
Bütün gölgeler aralandı.
Bir güneş gibi doğdu annem,
Usulca içeri girdi.
Saklanan bütün periler çıktı ortaya,
Kanatlarında ışık taşıyan kelebekler doğdu.
Bir prenses gibi çıktım kuyulardan,
Ardımdan baktı kurtlar, yarasalar.
Bütün ağaçlar önümde eğildi,
Çiçekler benden af diledi.
Elimden tuttu annem,
Yürüdük yemyeşil vadiler boyu.
5.0
100% (8)