Gözyaşı hastalığıBelki de hakikat buydu; Ayrılık en kadim şifa olacaktı. Bir sevda, ikiden fazlasına bölünmezken, Binlerce dil, binlerce bakış yolumuzu karacaktı. Yıkıntıya dönen güven kalelerinde, Mahzun ve biçare kaldım sessizce. Üzerimde taş üstünde taş bırakmayan, Zindan misali benliğine sırt çevirdim nihayetinde. Seni sevmenin beyhudeliğini idrak etmek, Ruhumda dipsiz bir kuyu gibi yankılanıyor. Yalnızlık, çaresizlik, ümitsizlikle yoğrulan bu hal, Her nefeste karanlık bir girdaba savruluyor. Gözyaşı hastalığına tutulmuşum ey vefasız, İçim, nedâmet denizine dönmüş bir hicrandır. Zor gelir belki, ama ayrılık tek hakikat, Bu yaralı gönle en doğru merhemdir. Zeynep Zuhal Kılınç |
İçim, nedâmet denizine dönmüş bir hicrandır.
Zor gelir belki, ama ayrılık tek hakikat,
Bu yaralı gönle en doğru merhemdir.
Şiiriniz, kalbin ve ruhun derin yaralarını ve bunlara karşı verilen bir tür teslimiyeti çok duygusal bir dil ile anlatıyor. Her dizede bir dram, bir kabulleniş ve nihayetinde bir umut arayışı var.